MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, fazla mesai, izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın işverence feshedildiğini, kesinleşen işe iade kararı üzerine başvurduğu halde işe başlatılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, izin, genel tatil alacaklarını; birleşen 2010/199 esas sayılı dosyada ise fazla çalışma alacağını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının mazeretsiz devamsızlık yaptığını iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun "taleple bağlılık ilkesi" başlığını taşıyan 26. maddesinde "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda davacı asıl dava dosyasında ve birleşen 2010/199 eass sayılı dava dosyasında genel tatil ve hafta tatili alacağı talep etmediği halde bilirkişi raporunda yapılan hesaplama üzerine 25.03.2013 tarihli ıslah dilekçesinde bilirkişi raporu doğrultusunda talepte bulunarak miktarı rapor doğrultusunda arttırmıştır. Her ne kadar mahkemece genel tatil ve hafta tatili alacağı hüküm altına alınmış ise de iddia genişletilemeyeceğinden verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.3-Fazla çalışma ücret alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlık konusudur.4857 sayılı Kanun'un 32/8. maddesinde işçi ücretinin beş yıllık özel bir zamanaşımı süresine tabi olduğu açıkça belirtilmiştir. Fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları da geniş anlamda ücret alacağı niteliğinde olup, beş yıllık zamanaşımı süresine tabidir.Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, 6100 sayılı Kanun'un 317/2. ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı definde bulunulabileceği kabul edilmelidir. Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplama üzerine dava konusu alacaklar davacı tarafından 25.03.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile arttırılmıştır. Davalı vekiline 08.04.2013 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine davalı tarafından ıslah dilekçesine karşı 12.04.2013 tarihli celsede yöntemine uygun biçimde ve süresinde zamanaşımı defi ileri sürülmüştür. Mahkemece ıslaha karşı zamanaşımı defi değerlendirilerek, gerekirse bilirkişiden ek rapor alınmak sureti ile dava konusu fazla çalışma alacağı ve genel tatil alacağı; ıslah tarihinden geriye doğru beş yıllık süre için hesaplanmalı ve dava dilekçesi ile talep edilip zamanaşımına uğramayan miktar da eklenerek sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.