Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19297 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10859 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, yıllık izin ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı şirket bünyesinde çalışırken radyasyona maruz kalıp kalmadığı, bu noktada fazla mesai ve yıllık izin miktarlarının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.Somut olayda, yardımcı personel olarak çalıştırılan davacı ameliyathanede radyasyonlu cihaz ile çalıştırıldığını, skopi aletini kullandığını ve bu aletin radyasyon içerdiğini, davalının buna karşın önlemler almadığını iddia etmiştir. Mahkemece davacının skopi aletini kullanıp kullanmadığı, bu aletin radyasyon yayıp yaymadığı hususları aydınlığa kavuşturulmalı, dosya içerisinde bulunan ameliyathane aylık fazla mesai çizelgeleri ve haftalık çalışma listeleri değerlendirilerek radyasyon sonucuna göre yıllık izin ve fazla mesai miktarları belirlenmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.3-Dava konusu alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda da ihtilaf bulunmaktadır.Somut olayda, davalı vekilinin davacının ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı def'inde bulunmasına rağmen mahkemece zamanaşımı def'i değerlendirilmeksizin sonuca gidilmiştir. Dolayısıyla ıslah tarihine göre zamanaşımına uğrayan alacakların belirlenmesi yönünden bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.