Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19211 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15419 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 17. İş MahkemesiTARİHİ : 25/04/2013NUMARASI : 2010/672-2013/294Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının, davalı şirkette 20 Eylül 1999-08 Ağustos 2008 tarihleri arası çalıştığını, sigorta primlerinin işe başladıktan dört ay sonra yatırılmaya başlandığını, bazı ayların da eksik yatırıldığını, şirket yetkilisinin diğer çalışanların önünde ağır sözlerle hakaret etmesi sebebiyle iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24/II-b bendi uyarınca haklı sebeple feshettiğini, tazminat ve ücret alacaklarının ödenmemesi sebebiyle ihtarname gönderilip sonuç alınamadığını, fazla mesai, hafta tatili ve yıllık izin alacaklarının da ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili alacağı, yıllık izin ücreti alacağının en yüksek mevduat faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının 27.01.2000-29.08.2008 tarihleri arasında getir götür işleri ve evrak takipçisi olarak çalıştığını, sebepsiz işe gelmediğini ve işi kendisinin bıraktığını, bu durumun tutanak altına alındığı, şirket yetkilisinin hiçbir zaman ve şekilde hakaret etmediğini, alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddi istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı işçinin iş sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu, diğer taleplerine ilişkin alacakları da bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı taraflar avukatları temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin iş sözleşmesinin kim tarafından ne şekilde sona erdirildiği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Somut olayda, davacı dava dilekçesinde işverenin kendisine hakaret ettiği için iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürmüş ise de, fesih tarihinden yaklaşık altı ay sonra gönderilen ihtarnamede davalı tarafından işten çıkarıldığını iddia etmiştir. Davalı ise davacının kendisinin işi bıraktığını savunmuştur. Buna ilişkin işten ayrılma bildirgesinde işten çıkış sebebi istifa olarak gösterilmiş, devamsızlık tutanakları sunulmuş ve davalı tanıkları tutanak içeriklerini doğrulamışlardır. Diğer taraftan davacı tanıklarının fesih tarihinde davalı işyerinde çalışmadıkları görülmektedir.Davacı tarafından haklı sebebin kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi yerinde değildir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.