MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ile genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı işin ihale ile anahtar teslim dava dışı şirketlere devredildiğini alacak iddialarının yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Davacının davalı işyerinde önceleri evrak görevlisi daha sonra şoför olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacının şoför olarak çalıştığı dönemle ilgili sunulan işyeri giriş çıkış kayıtları ve araç görevlendirme yazılarına göre gün içinde değişik saatlerde bir çok giriş çıkışları bulunduğundan, işten mutad çıkış saati görülmediğinden bu belgelere göre fazla çalışmanın belirlenemeyeceği açıktır. Davacının evrak görevlisi olduğu 2008 yılına kadar olan dönem için belirlenen fazla çalışma ücreti kabulü yerindedir. Ancak şoförlük dönemi hakkında beynada bulunan davacı ... sabah saat 8:30 da işe gelindiğini akşam işten ayrılma saatinin belli olmadığını beyan ettiği, bu döneme ait fazla çalışma süreleri hakında somutlaşan başkaca delil de bulunmadığından şoförlük yaptığı döneme ilişkin fazla çalışma ücretinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir.Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.