Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18393 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22455 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, ücret alacağı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davacının iş sözleşmesine haklı bir gerekçe gösterilmeksizin son verildiğini, davacının asgari ücretle çalıştığını, son bir yıllık ücretinin ödenmediğini, günlük çalışmasının 08:30-19:00 saatleri arasında gerçekleştiğini, dini bayramlarda bir gün izin kullanıp diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinin tamamında çalıştığını, yıllık izin hakkının kullandırılmadığını belirterek kıdem, ihbar, fazla mesai, ulusal bayram ücreti, yıllık izin ücreti ve ücret alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davacının iş sözleşmesine haklı sebeple son verildiğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını, ücretlerinin düzenli olarak yatırıldığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştırılmadığını, fazla mesai yaptırılmadığını, kurum kayıtlarında da bu durumun görüldüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, davalılar arasındaki hizmet alım sözleşme teknik şartnamesinde yer alan çalışma saatlerinin 7:30-16:00, cumartesi 9:00-17:30 ve her gün birer saat öğle arası olmak üzere günlük mesai saatinin yedibuçuk saat olduğu şeklindeki düzenleme ve davacı tanıklarının davalı işverenle aralarındaki iş sözleşmelerinin davacı ile aynı dönemde sona ermesi, fazla mesaiye ilişkin beyanlarının kendi lehlerine de menfaat teşkil edecek oluşu dikkate alındığında, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilemeyeceği nazara alınmaksızın davacının hizmet alım sözleşmesi teknik şartnamesinde belirtilen saatler haricinde davalı işyerinde fazla mesai yaptığını ispat edemediği gözetilmeksizin fazla mesai alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.