Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16978 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 27604 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi AVUKAT ...DAVA : Davacı, sendikal tazminat alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı işçi 01.08.1997 tarihinde davalı işveren nezdinde çalışmaya başladığını, halen çalışmasını sürdürdüğünü, Tek Gıda İş Sendikasına üye ve bu iş yerinde iş yeri temsilcisi olduğunu, davalının sendikalı işçilerin iş sözleşmesini feshetmesi sebebiyle sendikalı işçilerin sayısının azaldığını ve sendikanın yetkisinin düştüğünü, sendikanın yeniden yetki alabilmesi için kendisinin öncülüğünde çalışmaların başlamasından sonra bu durumdan haberdar olan işverenin sendikal çalışmaların öncüsü olduğundan baskı altında çalıştırıldığını, sendikal haklarının engellenmesi sebebiyle 2821 sayılı Sendikalar Kanunu uyarınca bir yıllık ücreti tutatından sendikal tazminat isteğinde bulunmuştur.Davalı Cevabının Özeti:Davalı işveren, davacının sendikal tazminat talep edebilmesi için işe iade davası açması gerektiğini davacının işe iade davasının Karşıyaka 2. İş Mahkemesinin 2011/313 esas sayılı dosyası ile görülmekte olduğunu ve bu şekilde ayrıca sendikal tazminat isteyemeyeceğini, ayrıca sendikal sebeplerle davacının işten çıkarılmasının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacı ile davalı şirket insan kaynakları müdürü arasında sendikal faaliyetler sebebiyle çekişme olduğu davacının, diğer işçilerle görüşmesinin engellendiği, vardiyasının değiştirildiği, davacıya ait iş yeri şahsi sicil dosyasında mevcut çok sayıdaki tutanakla işverenin sendikal örgütlenme sürecinde davacı işçi hakkında bir kısmı geçerli sebebi ağırlığında dahi olmayan sebeplerle disiplin işlemi tesis ettiği anlaşılmakla, davalı işverenin sendikal faaliyette bulunması sebebiyle davacıya farklı muamelede bulunduğu kanaatiyle kabulüne karar verilmiştir. ./..Temyiz: Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Kanun’un "Sendikaya üye olup olmama hürriyetinin teminatı" başlıklı 31. maddesinin üçüncü fıkrasına göre; "İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz;" beşinci fıkrasına göre; "İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz." Aynı maddenin altıncı fıkrasına göre ise; "Sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerden dolayı iş sözleşmesinin feshi halinde ise, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18, 19, 20 ve 21 inci madde hükümleri uygulanır. Ancak, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ödenecek tazminat işçinin bir yıllık ücret tutarından az olamaz." denilmektedir. Dosya içeriğine göre, davacı işçi 09.05.2011 tarihinde işbu davayı açmıştır. Mülga 2821 sayılı Kanun’un 31. maddesi uyarınca, davacı işçinin iş sözleşmesinin feshi sebebiyle sendikal tazminat hakkı ancak feshin geçersizliğine karar verilmesi halinde söz konusu olabilir. Davacı işçinin ancak işten çıkarıldıktan sonra 4857 sayılı Kanun'un 18-19-20-21. maddeleri uyarınca açacağı davada sendikal tazminat talebinde bulunması mümkündür. Somut olayda davacı, bu davayı 09.05.2011 tarihinde açmıştır. Ayrıca davacı, işbu davayı açtıktan sonra işten çıkarılması akabinde işe iade davası açmakla 2821 sayılı Kanun'un 31. maddesi uyarınca sendikal tazminat talebinde bulunmuştur. Bu dava sonuçlanmış, Dairemizin 2013/29250 esas, 2013/22003 karar sayılı ilamı ile onanmıştır. Kesinleşen bu kararda davacının sendikal sebeplerle işten çıkarılmış olması gerekçesiyle “...kanuni sürede başvurusuna rağmen işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının 2821 sayılı Kanun'un 31. maddesi uyarınca oniki aylık brüt ücret tutarı olarak belirlenmesine...” şeklinde hüküm kurulmuştur. Olayda feshin sendikal sebebe dayalı olması ile fesih ve dava tarihleri birlikte değerlendirildiğinde davacının işe iade davası ile sendikal tazminata hak kazandığının anlaşılması karşısında, işbu davanın reddi gerekmekte iken kabulüne karar verilmiş olması hatalıdır.SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeplerle mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.