MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 30.07.2007-20.12.2010 tarihleri arası çalıştığını iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, davacının hafta içi ve Cumartesi günleri 08.30-20.30 saatleri arasında Pazar günleri ise 11.00-17.00 satleri arasında çalıştığı halde fazla mesai ücretinin ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, genel tatil ve yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının işinde özenli davranmadığı için çalıştığı şubenin kapatıldığını ve davacının iş sözleşmesinin feshedilerek kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğini, davacının asgari ücretle çalıştığını, fazla mesai ücretlerinin ödendiğini, haftalık izinlerini ve bayram izinlerini kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, dava konusu yıllık ücretli izin, genel tatil ve ücret alacağı taleplerinin kabulüne, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir.Kararı davacı temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.Somut olayda davacı işçi haftada altı gün 08:30-20:30 arası, Pazar günü ise 11:00-17:00 arası çalıştığını, davalı işveren davacının fazla mesailerin ödendiğini savunmuştur. Mahkemece, dosyaya sunulan ücret bordrolarında fazla mesai tahakkuku mevcut olduğu ve davacının ihtirazi kayıt koymaksızın söz konusu bordroları imzaladığı gerekçe gösterilerek fazla mesai ücreti talebi reddedilmiştir.Tanık beyanları ve dosya kapsamına göre davacının fazla mesai yaptığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple davacının fazla mesai alacağının reddi hatalıdır. Fazla mesai alacağı talebi dosya kapsamı ve taraf tanık beyanlarına göre hesaplanmalı, fazla mesai tahakkuku bulunan ücret bordrolarının ilişkin olduğu aylar dışlanmalı ve uygun bir takdiri indirim ile hüküm altına alınmalıdır. Yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.