Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15724 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 34107 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette kaynak ve montaj elemanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan davacının iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı taraflar avukatları temyiz etmiştir.Gerekçe:I-Davacı temyizi yönünden;Davacı vekili tarafından önce temyiz dilekçesi verilmesine rağmen daha sonra temyizden feragat dilekçesi verildiği ve davacı vekilinin vekaletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından davacı vekilinin temyiz isteminin feragat nedeniyle REDDİNE karar verilmiştir. II-Davalı temyizi yönünden;1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının iş sözleşmesinin belirli süreli mi yoksa belirsiz mi süreli olduğu ve iş sözleşmesinin sürenin sona ermesiyle mi yoksa fesihle mi sona erdiği hususu çözülmesi gereken hukuki problemi oluşturmaktadır.4857 sayılı İş Kanunu’nun 11. maddesinde belirli süreli iş sözleşmesinin hangi hallerde yapılabileceği belirtilmiştir. Anılan hükümde, “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir.” denilmiştir. Yine maddenin devamında, “Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir sebep olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.” hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü gibi belirli süreli iş sözleşmesi ancak bu sözleşmeyi yapmayı mümkün kılan objektif bir sebebin varlığı halinde yapılabilir.Somut olayda davacının gemi inşaatının yapıldığı özellik arz eden tersane inşaatında kaynakçı olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin belirli süreli olarak yapılıp vadenin iş bitimi olarak belirlendiği ve davacının iş sözleşmesinin vadenin gelmesiyle yani işin bitimi ile sona erdiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan kıdem tazminatının düzenlendiği ve halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinde belirli süreli iş sözleşmesinin sürenin sona ermesiyle kendiliğinden sona ermesi kıdem tazminatına hak kazandıran hallerden olarak sayılmamıştır. Bu itibarla davanın reddi gerekirken kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Sonuç : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.