Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15129 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12642 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Bakırköy 9. İş MahkemesiTARİHİ : 08/03/2013NUMARASI : 2009/897-2013/192Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, iş sözleşmesinin askıya alınak sureti ile eylemli şekilde haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma alacaklarını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını davacının son zamanlarda çalışma verimi ve uyumunu kaybettiğini, ikazlara rağmen tutum ve davranışlarında düzelme olmadığını şube yöneticilerine karşı beyanlarının iş ortamını olumsuz etkilemesi üzerine konunun araştırılması amacı ile davacının iş sözleşmesini askıya alındığını, aski süresi içinde davacının iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın davalı tarafından sona erdirildiği, diğer talebine ilişkin alacağı da olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davalı avukatı temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Taraflar arasında, davacının fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık vardırSomut olayda davacının fazla çalışma alacağı müfettiş raporlarına dayanılarak hesaplanmıştır. Fazla çalışma ücreti hesabının İş Müfettişi raporundaki tespitlere dayanması bilirkişi raporunda 09.00-20.30 arası çalışmadan yarım saat ara dinlenme düşülmesi ve mahkemece bu şekilde yapılan hesaplamaya itibarla hüküm kurulması isabetli görülmemiştir. Zira müfettiş raporu yazılı belgeye dayalı olmadığı gibi tanık beyanı ile de yarım saatten fazla ara dinlenme süresi verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtayın içtihatlarıyla istikrar kazanmış uygulamalarına göre onbir saate kadar olan çalışmalarda ara dinlenme bir saat; onbir saati aşan çalışmalarda ise ara dinlenme süresi birbuçuk saat kabul edilerek hesaplama yapılması gerekirken hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Fazla çalışma alacağında hakkaniyet indirimi yapılması gerekip gerekmediği uyuşmazlık konusudur. İş Müfettiş raporunun yazılı belgeye dayanmaması tanık beyanları dikkate alınarak oluşturulduğu dikkate alındığında hesaplanan fazla çalışma ücretinde işçinin ara dinlenmesi, hafta tatili, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde hiç dinlenme hakkını kullanmadan çalıştığının düşünülemeyeceği gözönünde tutularak, belirlenen fazla çalışma süresinden takdiri indirime gidilmesi gerekirken yazılı şekilde indirim yapılmadan karar verilmesi hatalıdır. 4-Kabule göre de hükme esas alınan bilirkişi raporunda 1.980,00 TL net ücretin brüt ücrete çevrilmesinde seçenekli yapılan hesaplamada mahkemece hatalı seçeneğin kabulü doğru olmamıştır. Özellikle iş sözleşmesinin fesih tarihine göre net ücretin brüte çevrilmesi sonucu üçüncü seçenekte belirtilen 2.765,75 TL brüt ücret ile çalıştığının kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.