MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı .... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının, davalılara ait işyerinde çalıştığını, maaşlarının düzenli ödenmediği gibi işveren tarafından haksız olarak iş sözleşmesinin feshedildiğini, tazminatları ile diğer haklarının ödenmediğini belirterek müvekkilinin ihbar ve kıdem tazminatları, ücret, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili, davacının ... iş ortaklığının çalışanı olmayıp, ...nın çalışanı olduğunu, ücretlerinin ... tarafından ödendiğini ve tüm sigorta bildirgelerinin ... adına düzenlenmiş olduğunu, bu sebeple davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağının olmadığını, bu sebeple haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini talep etmiştir.Davalı ... vekili, davacının iş sözleşmesine işi terk sebebiyle iş sözleşmesine son verildiğini, kendisine asgari ücret ödendiğini, davacı tarafın fazla mesai iddialarının doğru olmadığını, tüm ücretlerinin de ödendiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, davacının davalı ortaklık işyerinde toplam dört yıl altı ay yirmiüç gün çalıştığı, davalılar arasında müşterek-müteselsil sorumluluk ilişkisi bulunduğu, davalılar arasındaki protokolün işçilik alacakları yönünden işçi aleyhine hüküm doğurmasının söz konusu olamayacağı, aksi kanıtlanamadığından iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiğinin kabulü ile bilirkişi raporuna göre alacaklar hüküm altına alınmıştır.Karar, davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Söz konusu alacakların ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de iddia edilen dönemlerde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Bu alacakların yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Somut olayda, davacının çalıştığı döneme ilişkin olarak çalışma gün ve saatlerini gösterir puantaj, ve benzeri kayıt davalı işverence sunulmamıştır. Bu durumda fazla mesai ücreti talebinin tanık anlatımlarına göre belirlenmesi gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu denetime elverişli değildir. Mahkemece konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak, davacı tanık anlatımlarına göre fazla mesai alacağı hesaplatılmalı, tarafların itirazları da değerlendirilmelidir. Yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.