Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14327 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 18420 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İstanbul 10. İş MahkemesiTARİHİ: 25/10/2011NUMARASI: 2011/598-2011/657Davacı iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğine ve işe iade ile birlikte kanunî haklarının belirlenmesine karar verilmesini istenmiş mahkemece davanın yöneltildiği şirketin merkezinin Afyonkarahisar’da bulunduğundan bahisle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre, davacının SGK kayıtlarından merkezi İstanbul’da bulunan ...A.Ş. ile ...A.Ş. isimli işyerlerinde çalıştığı, iş sözleşmesinin 05.07.2011 tarihli iki ayrı fesih bildirimi ile merkezi İstanbul’da bulunan ...A.Ş. ile merkezi Afyonkarahisar’da bulunan ..... A.Ş. tarafından feshedildiği, ibranamenin .....A.Ş. adına düzenlendiği ve davacı işçiye ait 06.07.2011 tarihli çalışma belgesinin aynı iş yerince verildiği, Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan ilanlardan merkezi İstanbul’da bulunan ...A.Ş. ile .... A.Ş., merkezi Afyonkarahisar’da bulunan ... Tic. A.Ş. isimli şirketlerin yönetim kurullarının aynı kişilerden oluştuğu anlaşılmaktadır.Somut olayda, davacının merkezi İstanbul’da bulunan dava dışı ...A.Ş. ile ...A.Ş.'ye ait işyerlerinde çalıştığı hususu tartışma d??şıdır. Merkezi İstanbul’da bulunan ...... A.Ş. ile ...A.Ş., merkezi Afyonkarahisar’da bulunan ...A.Ş. isimli şirketlerin yönetim kurullarının aynı kişilerden oluşmaktadır.Davacının isminde ...geçen işverene karşı İstanbul İş Mahkemesinde davayı açtığı, ancak yöneticileri aynı olan .....adının geçtiği birden fazla şirket olması ve davanın yöneltildiği merkezi Afyonkarahisar’da bulunan şirketin isminin dava dilekçesinde gösterildiği belirlenmiştir. SGK kayıtları, fesih bildirimleri ve eki belgeler ile ticaret sicil kayıtlarından birlikte istihdamın varlığı akla gelmektedir. Mahkemece, merkezi Afyonkarahisar’da bulunan davalı şirketin İstanbul’da iş yerinin bulunup bulunmadığı, birlikte istihdam olgusu araştırılıp, her üç şirkete husumetin yöneltilmesi sağlanmadan yetkisizlik kararı verilmesi isabetli olmamıştır.Mahkemece öncelikle fesih sırasında işveren olan şirketlere dava dilekçesinin tebliği ile davada yer almaları sağlanmalı ve bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmaya yönelik olarak tüm delilleri toplanmalı ve hep birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmelidir.Yukarıda açıklanan yönler gözetilmeden davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.