MAHKEMESİ: İzmir 2. İş MahkemesiTARİHİ: 14/04/2011NUMARASI: 2010/648-2011/164Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı ve geçerli neden bulunmaksızın feshedildiğini belirterek müvekkilinin işe iadesine ve yasal haklarına karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davacının iş akdinin işletmenin ve iş yerinin gereklerinden kaynaklanan geçerli nedenle feshedildiğini, karayolu taşımacılığındaki sıkıntılar nedeniyle kazanç oranlarının düştüğünü, şirketlerin kapanmaya başladığını, bilançolarda zararlar açıklanmaya başladığını, bu nedenlerle daha az elemanla iş yapılmaya başlandığını, çağrı merkezlerinden bilet alımı, internetten bilet alımı, acentelikler verilmesi ve sözleşmeli taşıt kullanılması gibi yöntemlerle maliyetler düşürülmeye, zararların azaltılmasına çalışıldığını, davalı şirketin verimli ve çağa uygun bir işletme haline getirilmeye çalışıldığını, İzmir Terminalinde çalışan 3 kişiden biri olan davacının işten çıkartılarak çalışan sayısının ikiye düşürüldüğünü, merkezdeki ve diğer bölgelerdeki terminallerden de toplam 16 kişinin daha işten çıkartıldığını, İzmir Terminalinde yeni eleman alınması söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, bilançoya göre zarar görünse de zararın düşme eğilimine girdiği, davalı işverenin sektördeki sıkıntılar nedeni ile daha az elemanla iş yapıldığı, çağrı merkezlerinden bilet alımı, internetten bilet alımı, acentelikler verilmesi ve sözleşmeli taşıt kullanılması gibi yöntemlerle maliyetler düşürülmeye, zararların azaltılmasına çalışıldığını, davalı şirketin verimli ve çağa uygun bir işletme haline getirilmeye çalışıldığına ilişkin alındığı iddia edilen tedbirlerin ekonomik açıdan ne gibi sonuçlar doğurduğunun somut olarak ortaya konulamadığı, işverenin fesihten önce davacının rızasını da alarak akdi şartlarda değişiklik teklifine gittiği ve bunun da işçi tarafından reddedildiğini ispatlayamadığı, davalı işveren tarafından ekonomik kriz nedeni ile alınmış bir işletmesel sunulamadığı gibi işletme, işyeri ve işin gerekleri nedeni ile aldığı fesih kararında, işyerinde istihdam fazlalığı meydana geldiği ve işyerinde istihdamı engelleyen nedenin de ispatlanamadığı, feshinin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesiyle işe iadeye karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma olanaklarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.Dosya içeriğine göre, İzmir Terminal müdürü olarak çalışan davacının iş sözleşmesi, ekonomik kriz gerekçe gösterilerek feshedilmiştir. İşveren delil olarak işyeri kayıt ve belgelerine dayanmış, ekonomik sıkıntılar ve gelişen havayolu taşımacılığı ile yaşanan rekabet zorluğunun getirdiği kar azalması üzerine İzmir’deki terminallerin faaliyetlerine son verildiğini, bu çerçevede feshin kaçınılmaz olarak uygulandığını savunmuştur. Mahkemece fesih gerekçesine göre yeterli inceleme yapılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. İşverenin savunmasında dayandığı karlılık azalması nedeniyle İzmir’de bulunan terminallerin kapatılıp kapatılmadığı, bu yönde alınmış bir işletmesel karar bulunup bulunmadığı, davacının çalıştığı bölümde istihdam fazlalığı gerekçe gösterilerek nasıl bir uygulamaya gidildiği, ayrıca davacı ve diğer çalışanların işyeri şahsi sicil dosyası, görev tanımları ve çalıştıkları bölümleri gösteren kayıtlar ile fesihten önce ve sonrasını kapsayacak şekilde işçi alımı ve çıkarılmasını gösteren işyeri SGK bildirgeleri de celbedilerek, bu kararın tutarlılık ve ölçülülük denetimi kapsamında tutarlı şekilde uygulanıp uygulanmadığı, davacının kıdemi, eğitim durumu ve diğer niteliklerine göre aynı veya başka bir birimde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, işyerinin faaliyet alanını ve iş organizasyonunu bilen uzman bilirkişiler aracılığı ile işyerinde keşif gerçekleştirilerek somut olarak araştırılmalı, feshin belirtilen ilkelere göre geçerli nedene dayanıp dayanmadığı belirlenmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.06. 2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.