Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 140 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29985 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin müvekkilinin davalı işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu'ndan doğan alacaklarının ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı nedenle olmak üzere tek taraflı feshettiğini, kıdem tazminatı, ücret, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, dava dilekçesinde belirtildiği üzere davacının 4857 sayılı Kanundan doğan alacaklarının ödenmemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, davanın haksız olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iddia ettiği çalışma süreleri arasında sürekli ve kesintisiz şekilde davalı işyerinde çalıştığının kabulü ile ödenmeyen işçilik alacakları sebebiyle iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği ve kıdem tazminatı ile ücret, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili, ve genel tatil ücreti alacaklarının davacıya ödenmesi yönünde karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının davalı işyerindeki çalışma şekli ve süresi taraflar arasında anlaşmazlık konusudur. Davacı, 19 Haziran 2006-21 Mart 2009 ve 15 Mart-28 Mart 2011 tarihleri arasında iki ayrı dönem halinde davalı işyerinde devamlı nitelikte ve kesintisiz şekilde çalıştığını ileri sürmüş, davalı taraf ise iddia edildiği gibi bir çalışma ilişkisinin olmadığını, yoğun dönemlerde geçici olarak kısa sürelerle çalıştığını savunmuş, mahkeme hizmet süresinin davacı tanık beyanları doğrultusunda bilirkişi raporunda tespit edilen 07.07.2006-21.03.2009 ve 01.11.2010-10.12.2010 tarihleri arasında 2 yıl 9 ay 24 gün olduğu kabulü ile talepler hüküm altına almıştır.Dosya kapsamından davacı tanıklarının davalıya karşı husumetli oldukları, benzer alacak davalarının bulunduğu, davacının iddia ettiği süre boyunca çalıştığını yeterli ve inandırıcı deliller ile ispatlayamadığı, ayrıca hizmet tespit davası yoluyla çalışmalarını kanıtlama yoluna gitmediği görülmekle sigorta kaydında gözükmeyen ve davalının kabulünde olmayan süreler yönünden davanın reddi gerekirken kabulü hatalı olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.