MAHKEMESİ : Kayseri 1. İş MahkemesiTARİHİ : 30/04/2013NUMARASI : 2012/224-2013/306 Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketlerde makine operatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiğini, fazla çalışma yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, fazla çalışma yapıldığında ücretlerinin ödendiğini, davacının kendisinin işten ayrıldığını ve tazminat hakkı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı işyerinde üçlü vardiya ile çalışıldığı, davacının ödenmemiş fazla çalışma ücreti alacağı olmadığı, iş sözleşmesinin davacı tarafından haksız feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının fazla çalışma ücretleri alacağı olup olmadığı ile buna bağlı olarak davacı tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-e maddesi uyarınca işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmemesi ve ödenmemesi işçi açısından haklı neden sayılmıştır. Buradaki ücret kavramına fazla çalışma ücreti de dahildir.Somut olayda öncelikle çözülmesi gereken problem davacının fazla çalışma ücreti alacağı olup olmadığıdır. Bu problemin çözümü ile birlikte davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip feshetmediği ortaya konulabilir.Davacı 07:30-19:30 saatleri ile 19:30-07:30 saatleri arası olmak üzere ikili vardiya sistemi ile haftada 6 gün çalıştığını iddia ederken davacı tanıkları yazın üç ay dışında bu şekilde 6 gün, yazın ise yine bu şekilde 5 gün çalışıldığını ifade etmişlerdir. Dosyada davacıyı doğrulayan duyuru ve şoför olarak çalışan bazı işçilere ait ikili vardiya çizelgesi bulunmaktadır.Davalı ise işyerinde 07:30-15:30 saatleri, 15:30-23:30 saatleri ve 23:30-07:30 saatleri arası olmak üzere üçlü vardiya uygulandığını, davacının fazla çalışma ücretlerinin bordrolara yansıtılıp ödendiğini savunmaktadır. Halen işyerinde çalışan davalı tanıkları ise davalıyı doğrulamıştır. Dosyada davacı imzasını taşımayan 2007-2011 yılları arası aylık devam çizelgesi ile işyerinde üçlü vardiya uygulandığına dair Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yazısı bulunmaktadır. Bununla birlikte Bakanlık yazısı işyerinde yapılan bir tespite dayalı değildir. Bu yazı davalı işverenin Bakanlıktan bilgi istemesi üzerine yine davalı işveren tarafından yapılan bildirime dayalıdır. Bu nedenle mahkemece bu yazıya dayanılarak davacının fazla çalışma ücretleri talebinin reddi hatalıdır.Diğer taraftan davalı tarafından dosyaya sunulan bordrolar ve banka kayıtlarına göre davacıya bilirkişi raporunda belirtilen aylarda fazla çalışma ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Oysa davalı tarafından sunulan aylık devamsızlık çizelgelerine göre çoğunlukla üçlü vardiya uygulandığından istisna olarak vardiya uzatımı hariç fazla çalışma gözükmemektedir. Yine fazla çalışma tahakkuku olan dönemlerdeki tahakkuklarla aylık devamsızlık çizelgeleri birbiriyle örtüşmemektedir. Görüldüğü gibi aylık devamsızlık çizelgeleri işveren tarafından sunulan diğer belge ve kayıtlarla çelişkili olup bu nedenle bu çizelgelere itibar edilemez.Nitekim aynı işverene karşı benzer taleplerle açılan davalarda davacıların fazla çalışma yaptıkları, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediği ve bu nedenle iş sözleşmelerini haklı nedenle feshettikleri yerel mahkemelerce kabul edilmiş ve bu kararlar Yargıtay tarafından onanmıştır (Yarg. 22.HD., 2012/8293 ve 2012/8294 esas sayılı kararlar ile Yarg. 9. HD., 2011/48469 ve 2011/48936 esas sayılı kararlar).Sonuç olarak Yargıtay denetiminden geçen benzer dosyalarda ikili vardiya sistemi ile çalışıldığının kabul edildiği de dikkate alınarak yukarıdaki açıklamalar ışığında dosya kapsamı değerlendirmeye tabi tutulup davacının fazla çalışma ücretleri alacağı olup olmadığı belirlenmeli, bundan sonra fazla çalışma ücretleri alacağı varsa miktarı tespit edilmelidir. Davacı tarafından yapılan feshin haklı nedene dayalı olup olmadığı ise davacının fazla çalışma ücreti alacağı olup olmadığı konusuna bağlı olarak ayrıca tartışılmalıdır. Mahkemece hatalı değerlendirme ve eksik inceleme karar verilmiştir.Sonuç : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.