Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13298 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12636 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara 17. İş MahkemesiTARİHİ : 18/03/2014NUMARASI : 2012/55-2014/190Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalıya ait işyerinde işçi olarak çalışmakta iken 6111 sayılı Kanun'un 166. maddesine göre Milli Eğitim Bakanlığına naklen tayin edildiğini, davalı Belediye Başkanlığına ait işyerinde çalıştığı dönemde davalı işveren ile H..İş Sendikası arasında imzalanan 15.02.2006-14.02.2012 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlandığını ileri sürerek, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklar (akdi tatil ve hafta tatili çalışma ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, gece zammı ücreti, harcırah ve geçici görev zammı, banka promosyon ve tis'de yazılı olan tüm ücret ve sosyal yardım alacakları) istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının tüm haklarının puantajlara yansıtılarak kendisine ödendiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı taraflar temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar karar tarihi itibari kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427, 432. maddeleri uyarınca REDDİNE, nisbi temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,2-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.3-Davacının promosyon alacağı talep edip edemeyeceği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Davacı vekili, promosyon alacağının ödenmediğini iddia ederek alacak talebinde bulunmuştur.Mahkeme, ücretlerin süresinde ödenmemesinden dolayı ilgili bankaca işverene verilen promosyonlarda davacının bir hakkı bulunmadığı, yine emsal nitelikli dosyalar ve banka kayıtlarına göre bankayla yapılan protokol kapsamında promosyonların ödendiği gerekçesi ile talebin reddine karar vermiştir.Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan kamu personeli açısından banka promosyonlarının ödenmesine dair esaslar Başbakanlığın 20.07.2007 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2007/21 sayılı Genelgesi ile düzenlenmiştir. Bu Genelge'nin 4. maddesinde banka promosyonlarının tamamının personele dağıtılması ilke olarak benimsenmesine rağmen 1/3'ünü geçmemek üzere komisyonca belirlenecek tutarın birim personelinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanılabileceği hükme bağlandıktan sonra 6. maddesine göre Genelgenin yürürlüğünden önce yapılmış protokollerin süre bitimine kadar gecerli olacağı belirtilmiştir. 10.08.2010 tarih ve 2010/17 sayılı Genelge ile 2007/21 sayılı Genelgenin 4. maddesi değiştirilerek promosyonların tamamının personele ödeneceği düzenlenmiştir.Anılan Genelge'nin 5. maddesi 05.08.2008 tarih ve 2008/18 sayılı Genelge ile değiştirilerek dağıtılacak promosyonların ilgili banka tarafından personel adına açılacak hesaba aktarılmak sureti ile ödeneceği hükme bağlanmıştır.Dosyada promosyonlara ilişkin protokoller bulunmamaktadır.Mahkemece, talep konusu döneme ait davalı Belediye ile ilgili bankadan promosyon konusunda yapılan sözleşme ve protokoller eksiksiz olarak getirtilmeli, Genelge hükümleri çerçevesinde bir değerlendirme yapılmalı, bundan sonra sonuca varılmalıdır.Mahkemece eksik inceleme ile sonuca varılması hatalı olmuştur.4-Öte yandan, kabule göre de, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesine göre, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.Somut olayda, mahkemece ret edilen alacak miktarı dikkate alınmaksızın davalı yararına fazla vekalet ücretine hükmedilmesi de usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.