MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, ücret alacağı, gıda, giyim, malzeme ve yol yardımı ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davacının beden eğitimi öğretmeni olduğunu, 2008 yılı Nisan ayından itibaren davalılara ait olan spor tesislerinde fitnes-plates hocası olarak görev yapmaya başladığını, 15 Eylül 2009 tarihinde davacıya şifahi olarak işe gelmemesinin söylendiğini, iş sözleşmesini feshedildiğini ve yeni yönetimin yeni elemanlarla çalışacağının söylendiğini, davacının iş sözleşmesinin feshinin hukuka aykırı olduğunu, ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.Davalı ... vekili, davacının davalı idarede işçi statüsünde çalışmadığını, diğer davalı spor kulübü ile davalı idare arasında hiçbir şekilde hukuki ve fiili bir ilişki olmadığını, beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ... savunmada bulunmamıştır.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı işverenin davacının iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğini delilleriyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... Başkanlığının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı işçinin ulusal bayram ve genel tatillerde çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davalı işyerinde dini bayramlarda bir gün çalışıldığı, resmi ve genel tatillerde çalışma yapıldığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Dairemizce incelenen, davacının davalı aleyhine açılan.... İş Mahkemesi 2009/1734 esas sayılı dosyasında tanık olarak dinlendiği ve beyanında ''...dini bayramların ilk 2 günü milli bayramların ilk 1 günü izinli olur diğer günlerde çalışırdık.... '' şeklinde açıklamada bulunduğu anlaşılmıştır. Bu halde ulusal bayram ve genel tatil alacakları yönünden davacının tanık olduğu dosyadaki beyanlarının esas alınarak hesaplama yapılması dosya kapsamına uygun düşecektir. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.3-Giydirilmiş ücretin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Kıdem ve ihbar tazminatına esas alınacak olan giydirilmiş ücretin tespitinde 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32. maddesinde sözü edilen asıl ücrete ek olarak işçiye sağlanan para veya para ile ölçülebilen menfaatler göz önünde tutulur. Buna göre ikramiye, devamlılık arz eden prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, kira, aydınlatma, servis yardımı, yemek yardımı ve benzeri ödemeler kıdem tazminatı hesabında dikkate alınır. Somut olayda mahkemece karara esas teşkil eden bilirkişi raporunda tanık anlatımları esas alınarak haftalık 50,00 TL yol yardımı, ayrıca işverence günlük bir öğün yemek verildiği kabulü ile giydirilmiş ücret hesaplanmıştır. Dairemizce incelenen, Ankara 19. İş Mahkemesi 2009/1734 esas sayılı benzer dosyasında tanık olarak dinlenen davacının ''.... iş yerinde düzenli yemek çıkmazdı, personel isterse arada sırada yemek davacı tarafından yapılırdı, yemek ve yol yardımı yapılmıyordu'' şeklindeki beyanı karşısında ,mahkemece karara esas teşkil eden bilirkişi raporuna göre giydirilmiş ücrete davacının yol ücreti ve yemek ücreti de dahil edilerek kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalıdır. Buna göre, davacının kıdem ve ihbar tazminatına esas giydirilmiş ücretinin hesabında yol ve yemek ücretleri eklenmeden sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. 4-Davacının ''Yol ve Gıda Yardımı" talebinin de yukarıda açıklanan gerekçelerle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bu hususta bozmayı gerektirmiştir.5-ihbar tazminatı hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda, davacının hizmet süresi bir yıl, dört ay, yirmiiki gündür. Buna göre 4857 sayılı Kanun'un 17. Maddesi uyarınca ihbar öneli 4 (dört) hafta olmasına rağmen, 6 (altı) hafta kabul edilerek hesaplama yapılması hatalı olup, bu hususta bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.