MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının davalı şirket işçisi olarak çalışmakta iken iş sözleşmesinin feshedildiğini, işçilik haklarının tahsili için ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/1064 esas sayılı dava dosyası ile dava açtığını, açılan davada işçilik haklarının hesaplandığını, toplam 10.687,41 TL alacaklarının İflas İdaresince kabul edildiğini masaya kayıt edildiğini bu nedenle 10.687,41 TL alacağının kayıt kabul davası olarak kabulü ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının davasının alacağın tahsili davası olduğunu sıra cetveline itiraz davası olmadığını beyan ettiği, davalı şirketin iflas ettiği, davacının dava konusu alacağının iflas müdürlüğünce kabul edilerek sıra cetveline 4. sırasına kaydını yaptırmış olduğu, sırası geldiğinde ödemesi yapılacağından davacının alacağın tahsili davası açmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı Kanun'un 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu kanunun uygulanacağı belirtilmiştir. İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava "iş mahkemesi sıfatıyla" açılmamış ise mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda asliye hukuk mahkemesi tarafından, verilecek bir ara kararı ile davaya "iş mahkemesi sıfatıyla " bakmaya devam olunur.Davanın, 4857 sayılı Kanun'un kapsamı dışında kalması halinde, mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir. Davanın esastan reddi usule aykırıdır.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, 4857 sayılı Kanun'una göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş sözleşmesinden veya 4857 sayılı İş Kanunu'na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir. Dosya içeriğine göre davacı işçilik alacaklarının tahsili için ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/1064 esas sayılı dava dosyasında dava açmış alınan bilirkişi raporunda hüküm altına alınmayan bakiye 10.687,41 TL tutarındaki alacağının iflas idare memurlarınca iflas masasının işçi alacağı olduğu halde İİK. 206. maddesindeki 1. sıra şartlarını taşımadığından sıra cetvelinin 4. sırasına alınmasına karar verilmesi üzerine 29.07.2011 tarihinde açtığı dava ile 10.687,41 TL alacağının kayıt kabul davası olarak kabulü ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 1. İflas Müdürlüğünün 17.05.2011 tarihli yazısından davalı şirketin İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/399 esas sayılı dosyası üzerinden 13.04.2007 tarihinde iflasına karar verildiği, iflas kararının 08.05.2008 tarihinde kesinleştiği, 2. alacaklılar toplantısının 10.02.2009 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.Davacı her ne kadar davasının sıra cetveline itiraz davası olmadığını beyan etmişse de dava dilekçesindeki açıklamalardan davacının kayıt kabul davası olarak nitelenmiş olmasına ve dava konusu alacakların iflas idaresince tamamının kabul edilerek imtiyazlı olmayan alacak olarak sıra cetvelinin 4. sırasına kaydını yapılmış olmasına göre davanın sıra cetveline itiraz davası olduğunun kabulü gerekir. Dava tarihinden önce davalı şirket hakkında verilen iflas kararı kesinleşmiştir. 2004 sayılı İİK’nun 235. maddesi gereğince davaya bakma görevi Ticaret Mahkemesinin görevi içine girmektedir. Buna göre görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.