MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, mesai, ücret, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili müvekkilinin 17.10.2000 tarihinden işten çıkarıldığı 22.12.2011 tarihine kadar davalı yanında aralıklı olarak çalıştığını, davalının 17.10.2000 ile 05.03.2003 tarihleri arasındaki çalışmasını sigorta kurumuna bildirmediğini tüm çalışma dönemine ilişkin kıdem ve ihbar tazminatı ile resmi tatil fazla mesai, ücret, yıllık izin işçilik alacaklarına dair ücretlerin ödenmediğini belirterek bu alacakların faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının işyerinde 2003 yılında çalışmaya başladığını, 2006 yılı içinde işten ayrıldığını, bu döneme ilişkin tüm alacaklarını aldığını, 2007 yılında yeniden davalı yanında çalışmaya başladığını, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, başkaca alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, kıdem tazminatı, yıllık izin,fazla mesai, resmi tatil alacaklarının kısmen kabulüne, ihbar tazminatı ve ücret alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazları ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Taraflar arasında davacının ilk dönem çalışmasının ne şekilde feshedildiği ve ikinci dönem çalışması ile birlikte hesaplamaya dahil edilmesi gerekip gerekmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının 05.03.2003-31.08.2006 tarihleri arasındaki birinci dönem çalışması dışlanmak sureti ile sonuca gidilmiş ise de, mahkemenin bu kabulü yeterli inceleme ve araştırmaya dayanmamaktadır.İlk dönem çalışması sonunda taraflar arasında imzası inkar edilmeyen, irade fesadı altında düzenlendiği kanıtlanmayan ibraname bulunmakla söz konusu ibranamenin içerdiği kıdem ve ihbar tazminatlarının dönem çalışması için ödenmesi gereken miktarı karşılayıp karşılamadığı denetlenmemiştir.Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre; taraflarca önceki dönemlere ilişkin iş sözleşmelerinin tazminat ödenmek suretiyle sonuçlandığında yapılan ödemenin ilgili dönem çalışmalarını tamamen karşılamaması durumunda usulüne uygun bir tasfiyeden söz edilemez. Bu durumda tüm dönem üzerinden hesaplama yapılıp ödenen miktarların faizi ile birlikte mahsubu yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken bu husus araştırılmadan hüküm kurulması isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.