Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1096 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 26399 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, davalı sendika genel başkanı iken yapılan seçimler sonucunda görevinden ayrılmak zorunda kaldığını, ekli belgelerde görüleceği üzere makam aracı için harcamalarda bulunduğunu, şube başkanlarına gönderilen kargo ücreti karşılığının tarafından ödendiğini, yine şube başkanı ve il temsilcilerine gönderilen 11 adet avans karşılığının tarafından ödendiğini, şubelere gönderilen toplu sözleşme- bildiri posta parası karşılığının da tarafından ödendiğini, şube başkanlarına gönderilen denetim kurulu raporuna posta parasının tarafından ödendiğini, 15.08.2013 tarihinde maaşından avans ve cihaz adı altında haksız kesinti yapıldığını, sendika tüzüğünün 60. maddesinin (h) fıkrası uyarınca ödenmesi gereken 1 maaş karşılığının da ödenmediğini ileri sürerek toplam 14.736,82 TL alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 26. maddesinin birinci fıkrasında, sendikaların, gelirlerini, tüzüklerinde belirtilen amaçları ve bu Kanunda gösterilen faaliyetleri dışında kullanamayacağı ve bağışlayamayacağı belirtilmiştir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 28. maddesinin altıncı fıkrasında da aynı husus belirtilmiştir.4688 sayılı Kanun'un 7. maddesinde de, sendika tüzüklerinde, harcamaların nasıl yapılacağı hususunun yer alması gerektiği belirtilmiştir.Sendika tüzüğünün “Sendika Giderleri” başlıklı 54. maddesinde yer alan düzenlemeye göre de “Sendika genel kurulunda kabul edilen bütçe çerçevesinde harcama yapmaya genel merkez yönetim kurulu yetkilidir.”Tüzüğün 21. maddesinin (k) bendinde “Gelir ve gider hesaplarına ilişkin işlemleri yapmak ve karara bağlamak” hususu yönetim kurulunun görev ve yetkileri arasında sayılmış, genel başkanın görev ve yetkilerini düzenleyen 23. maddesinin (h) bendinde de “Yazışmaları ve muhasebe evrakını ilgili Genel Başkan Yardımcısı ile birlikte imza eder” düzenlemesi yer almaktadır.Tüzüğün 25. maddesinde ise, “Sendikanın mali ve muhasebe işlerini kanun, tüzük ve yönetmelik hükümleri gereğince yürütmek ve dönem bütçelerinin uygulanmasını sağlamak”, “Sendika gelirlerinin toplanmasını, sarfların bütçe esaslarına göre yapılmasını, muhasebe kayıtlarının gerektirdiği gibi yürütülmesini sağlamak, günlük kasa bakiyesini tespit etmek, muhasebe tekniğine uygun olarak günlük kasa hareketleri özet raporunu yönetim kuruluna sunmak, vergi ve sigorta primlerinin zamanında ödenmesini sağlamak ve muhasebe bürosunu yönetmek”, “Tahsil, tediye, mahsup ve sair muhasebe işlemlerine ilişkin belgeleri ve yazışmaları genel başkanla birlikte imza etmek”, “Şube avanslarını zamanında göndermek ve harcamaların takibini ve denetimini yapmak” hususları mali işlerden sorumlu genel başkan yardımcısının görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.İnceleme konusu davada, sendika genel başkanı olarak görev yapan ve seçilemeyerek görevi sona eren davacının, sendika giderleri için şahsi harcama yaptığı iddiasıyla bir kısım alacaklarını talep ettiği, maaşından yapılan haksız kesintinin iadesini talep ettiği ve tüzük gereğince tarafına bir maaş ödenmesi gerektiğini ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma eksik ve hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır.Bu genel açıklamalar ışığında davalının temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.1-Davacı, ilk olarak, sendikal görevleri kapsamında yakıt gideri, posta gideri ve avans gideri olarak ifade edilebilecek bir kısım harcamaları şahsen yaptığını iddia ederek tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıda ayrıntılı olarak ifade edilen kanun ve tüzük hükümleri karşısında, sendikal görev kapsamında yapılacak harcamalar tamamen bütçe ile tespit edilen esaslara göre yapılacaktır. Bütçe ile belirlenecek ödenekler dahilinde yapılacak harcamaların da genel başkan ve ilgili genel başkan yardımcısı tarafından yapılması gerektiği anlaşılmaktadır. Nitekim, “sarfların bütçe esaslarına göre yapılmasını sağlamak” ve “tahsil, tediye, mahsup ve sair muhasebe işlemlerine ilişkin belgeleri ve yazışmaları genel başkanla birlikte imza etmek” görevi mali işlerden sorumlu genel başkan yardımcısına verilmiştir.Bu itibarla, davacının, tüzük ve bütçe hükümleri nazara alınmaksızın, şahsi inisiyatifi ile harcama yapması durumunda, sendikanın sorumluluğundan söz edilemez. Bu anlamda olmak üzere, mahkemece, öncelikle ilgili dönem bütçeleri eksiksiz olarak getirtilmeli, sendika mali kayıtları üzerinde uzman bilirkişi incelemesi yapılmalı, davacının delil olarak sunduğu belgeler mukayeseli olarak tetkik edilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Diğer taraftan, sunulan belgelere dayalı harcamaların, davacının sendikal görevi kapsamında sarf edildiğine dair ispat yükünün de, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü gereğince davacı üzerinde olduğu da gözetilmelidir. Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile verilen karar isabetsizdir.2-Davacı, ikinci olarak, 15.08.2013 tarihinde maaşından avans ve cihaz adı altında yapılan haksız kesintinin iadesini talep etmiştir. Davalı sendika vekili ise, yönetim kurulu kararı ile sadece telefon faturalarının sendikaca karşılandığını, buna mukabil davacının telefon cihazı satın alması sebebiyle söz konusu kesintinin yapıldığını savunmuştur.Mahkemece, öncelikle uyuşmazlık konusu cihaz satın alınmasına dair belgeler ile davacıya ait ücret bordroları ve banka kayıtları getirtilmeli, ilgili dönem bütçesi doğrultusunda konu değerlendirilmeli, kesintinin sebebi duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlendikten sonra sendika tarafından karşılanması gereken bir harcama bulunup bulunmadığı ortaya konulmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile verilen karar bu yönü itibariyle de isabetsizdir.3-Tüzüğün 60. maddesinin (h) bendine göre “Aylıksız izinli sayılan sendika ve şube yöneticilerinden; yeniden seçilmeyenlere bir aylık maaşı sendikaca ödenir.”Davacı, belirtilen madde gereğince ödeme yapılmadığını iddia etmiş, davalı sendika vekili, demirbaş bilgisayarın teslim edilmemesi ve davacının emekli keseneğini keseneğini zimmetinde tutması sebebiyle toplam 2.787,20 TL'nin mahsup edildiğini savunmuştur. Mahkemece davacının bu savunması üzerinde durularak gerekli araştırma yapılmalı, ücret bordroları ve banka kayıtları nazara alınmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.