Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ile asgari geçim indirimi ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı isteminin özeti:Davacı vekili, müvekkilinin baskı altında istifa dilekçesi imzaladığını, tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile asgari geçim indirimi ve fazla çalışma alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı cevabının özeti:Davalılar, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme kararının özeti:Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Karar süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.Somut olayda, davacı fazla çalışmasına rağmen karşılığının ödenmediğini iddia etmiş, davalı ise fazla çalışma ücret alacağının bulunmadığını savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bazı bordrolarda fazla çalışma alacağı tahakkuklarının bulunduğu ancak ödemenin ispat edilememesi sebebiyle söz konusu aylara ilişkinde hesaplama yapılmıştır. Dosya kapsamında bulunan bordroların incelenmesinde bazı bordrolarda fazla çalışma ücret alacağı tahakukkunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, öncelikle davalı vekili, davacının alacaklarının banka kanalıyla ödendiğini bildirdiğinden davacıya ait banka hesap ekstresi getirtilmeli, sonrasında imzalı bordrolarda fazla çalışma tahakkuku olan dönemler dışlanmalı, bordroda tahakkuk olan ancak bordronun imzasız olması halinde ise tahakkuk ettirilen tutarlarının ödendiğinin ispatlanması halinde, ödenen miktarlar hesaplanan tutardan mahsup edilmeli, ücret bordrosu bulunmayan ve bordro olmasına rağmen fazla çalışma tahakkuku olmayan dönemler bakımından davacının davalı işyerinde haftalık dörtbuçuk saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı gerekçeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.3-Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, imzasız bordrolarda asgari geçim indirimi ödemesi bulunmasına rağmen ödemenin ispat edilememesi sebebiyle bu aylara ilişkin hesaplama yapıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davacıya ait banka hesap ekstresi getirtilmek suretiyle asgari geçim indirimi ödemesi bulunan aylar dışlanmalı, ücret bordrosu bulunmayan ve bordrosu olmasına rağmen ödemesi ispat edilemediği aylar bakımından hesaplama yapılmak suretiyle bir karar verilmelidir.4-Kabule göre de davayı ...Bakanlığı vekilinin takip etmesine rağmen kararın başlık kısmında davalı olarak .... kabul edilmesi hatalıdır. Mahkemece, kararın başlık kısmında davalının bakanlık olduğu açıkça yazılması gerekir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.