MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, davalılara ait iş yerinde çalıştığını ve çalıştığı dönem ile ilgili fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, söz konusu işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı ..., davanın reddini istemiştir.Davalı şirket adına duruşmaya katılan olmamış, cevap verilmemiştir. Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Gerekçe:1-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta ve genel tatilde çalışıp çalışmadığı hususları taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını, hafta ve genel tatilde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın, hafta ve genel tatil çalışmasının ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışma, genel tatil çalışmasının bu tür yazılı belgelerle ./..kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma, hafta ve genel tatili çalışması olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta ve genel tatili çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma, hafta ve genel tatili çalışması yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma, hafta ve genel tatili çalışması alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil konusunda hesap yapılırken iş yeri kaydı olmayan dönem için varsayıma dayalı tanık anlatımları dikkate alınmıştır. Varsayıma dayalı tanık anlatımlarına itibar edilemez. Bu durumda işyerinde yapılan çalışmalara ilişkin görev tanımları, iş yerinde aynı işi yapan kaç personel çalıştığı, işçilerin tümü için aynı saatlerde mi yoksa nöbet usulüne göre mi çalışmalar yapıldığı, haftada kaç gün, kaç saat çalıştıkları, hafta sonu ve ulusal bayram ve genel tatillerde çalışmasının ne şekilde gerçekleştirildiği belirlenip tüm deliller birlikte değerlendirilerek fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil alacağının varlığı saptanmalıdır. Mahkemece yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.2-Ayrıca kabule göre de, davacının fazla mesai ve hafta-genel tatil alacaklarının bir kısmının tanık anlatımlarına göre hesaplandığı anlaşılmaktadır. Tanık beyanı ve dosya içeriğine göre sözü edilen alacaklardan takdiri indirim yapılmaması doğru olmamıştır. Zira davacının hastalık, mazeret ya da izin gibi sebeplerle yılın tamamında aynı şekilde çalışamayacağı kabul edildiğinden tanık beyanlarının esas alınarak hesaplanan alacaklardan dosya içeriğine ve çalışma süresine uygun düşecek bir oranda takdiri indirim uygulanması gerekmektedir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.