Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10233 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6637 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, ikramiye, sosyal yardım alacağı, fazla mesai, yıllık izin ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı Müflis ...... A.Ş. tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, izin, fazla çalışma, ikramiye ve sosyal yardım alacaklarını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, tüm personelin ekonomik kriz sebebiyle çıkarıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece verilen kısmen kabul kararı Dairemizce, ....... tarihli, 2013/...... esas – 2013/...... karar sayılı emsal bozma ilamında belirtildiği üzere işyerinde ikramiye uygulamasının 2001 yılı sonrasında kaldırılmadığı, yılda dört maaş tutarında ödenen toplam ikramiye miktarının onikiye bölünmek sureti ile aylık ücrete dahil edildiği yönünde değiştiği, bu durumda kıdem tazminatına esas giydirilmiş brüt ücretin ikramiye miktarı dahil edilerek belirlenmesinin hatalı olduğu belirtilerek bozulmuştur. Bozmaya uyan mahkemece yapılan yargılama sonucu bilirkişi raporundaki hesaplamaya itibar edilerek ikramiye ve fazla çalışma alacağının reddine, kıdem, ihbar tazminatı ile izin, ücret, sosyal yardım alacağının, kötüniyet tazminatının ise kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davalı Müflis..... A.Ş. vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı davalı Müflis ....... A.Ş.'nin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Usule ilişkin kazanılmış hak müessesesi mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nda açıkça düzenlenmemiş olup, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay inançları ile kabul edilmiş bir usul hukuku ana ilkesidir ve kamu düzeni ile de ilgilidir.Gerçekten 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadları Birleştirme Büyük Genel Kurul kararında vurgulandığı üzere; Yargıtayca bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde, bozulan kararın bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalmış cihetlerinin kesinleşmiş sayılması, davaların uzamasını önlemek maksadıyla kabul edilmiş çok önemli bir usul hükmüdür. Ve yine, o konun bozma sebebi sayılmamış ve başka sebeplere dayanan bozma kararına mahkemenin uymuş olması, taraflardan birisi lehine usulü bir kazanılmış hak meydana getirir ki, bu hakkı ne mahkeme ne de Yargıtay zarara uğratabilir.Bu itibarla usulü kazanılmış hak müessesesi; mahkemeye hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi; Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleştiğinden, bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez.Eş deyişle kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak teşkil eder.Somut olayda, Dairemiz bozma ilamından önce mahkemece kötüniyet tazminatı ile sosyal yardım alacağının reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından karar temyiz edilmediğinden bozma kapsamı dışında bırakılan kötüniyet tazminatı ile sosyal yardım alacağına ilişkin mahkeme red kararı kesinleşmiş olmakla; davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bozma ilamına uyulduktan sonra mahkeme bozma ilamı ile bağlıdır. Bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin bozma sonrası davacının kötüniyet tazminatı ile sosyal yardım alacağının kabulüne karar verilmesi hatalı olup hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.