Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1014 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10466 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, taşeron şirketlerde 01.01.2005-02.02.2010 tarihleri arasında veri giriş elemanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız fesh edildiğini belirterek kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücret alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı şirket ... davacının ihaleyi alan yeni şirkette çalışmaya devam ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., ihale makamı olduklarını, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilemesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacının ihaleyi alan dava dışı ... şirketinde bir ay çalıştıktan sonra iş sözleşmesinin haksız fesh edildiği belirtilerek davalı şirket yönünden davanın atiye bıraklaması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... yönünden de davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının davalı ... Bakanlığında, alt işveren işçisi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Asıl işverenin, işçinin ödenmeyen hak ve alacaklarından alt işverenle birlikte sorumluluğu kanun gereği olmakla birlikte davacıyı çalıştıranın alt işveren olduğu tartışmasızdır. Bu sebeple davacı hakkındaki bilgi ve belgeler onu çalıştıran alt işverenden getirtilmeden doğru bir sonuca varılması mümkün değildir. Dava konusu uyuşmazlıkta, dava alt işverene ihbar olunmadığı gibi, alt işverenin davalı safında davaya katılması yönüne de gidilmemiştir. Asıl işveren alt işveren ilişkisinin söz konusu olduğu durumlarda başka uyuşmazlıkların doğmasını önlemek ve gerçeğe uygun sonuca varılabilmesi için alt işverenin de davaya davalı olarak katılması gerekir. Bu itibarla, öncelikle davacının çalışmasının geçtiği alt işverenler de davaya davalı olarak dahil edilmeli ve bu şekilde taraf teşkili sağlanmalı, davaya dahil edilen alt işverenlere delillerini bildirmeleri için süre verilmeli, bildirecekleri delillerin toplanması yoluna gidilmelidir. Belirtilen bu sebeple eksik inceleme ve araştırma ile verilen hüküm hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.