MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefetHÜKÜM : MahkumiyetSanık hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarında belirtilen 31 adet sahte faturayı kullanarak yasal defterlerine kayıt ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın, gerçekten yapmış olduğu alışverişlerde fatura aldığını, almış olduğu faturaların sahte olduğunu bilmediğini savunarak suçlamayı kabul etmemiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından; suça konu sahte faturaları düzenleyen vergi inceleme raporunda belirtilen üç firma hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının tamamının ve eklerinin dosyaya getirtilmesi, suça konu faturaları düzenleyen üç firmanın yetkilileri hakkında 'sahte fatura düzenleme' suçundan kamu davası açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmışsa ve mümkün olması halinde birleştirme hususunun düşünülmesi, değilse bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı birer suretlerinin dosya içine alınması, gerektiğinde faturaları düzenleyen mükellefler ile sanığa ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ile satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ve faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabul ve Uygulamaya göre de;T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.