Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6621 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6189 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefetHÜKÜM : Beraat 2001 yılında ... ve ..... tarafından kurulan ..... Limited Şirketinin sahte fatura ticareti yapmak üzere kurulmuş paravan şirket olduğunun vergi inceleme raporları ile tespit edildiği, .... Noterlikçe yapılmış gözüken hisse devir ve temlik sözleşmelerinin tarih ve yevmiye numaralarının noterlik kayıtlarında bulunmadığının bildirildiği, sanıklar ..., ... ve ...'ın savunmalarında suçlamayı redderek şirket ile bir ilgilerinin bulunmadığını beyan ettikleri, sanık ... ...... şirket kurucusu olduğu, 2003 yılında hisselerini noterde devrederek şirket ile bir bağının kalmadığını savunması karşısında, Noter Sözleşmelerinin sahte olması nedeniyle sahte fatura ticaretinin sanıklar tarafından belirli bir organizasyon çerçevesinde yapılıp yapılmadığı ve savunmaların doğruluğunun tespiti bakımından; sanık ...'un diğer sanıklar ile yüzleştirilip, şirketi devrettiği kişilerin sanıklar olup olmadığının tespit edilmesi, şirkete ilişkin tüm kuruluş ve devir belgeleri getirtilerek belgelerdeki fotoğrafların sanıklara ait olup olmadıklarının belirlenmesi, ....... savunmalarına konu ....... Asliye Ceza Mahkemesi ...... sayılı dosyası ile ... hakkındaki ....... Ağır Ceza Mahkemesi ....... Esas ve ......... Asliye Ceza Mahkemesi'nin ....... sayılı dosyaların akıbeti araştırılıp, incelenerek bu dosyayı ilgilendiren onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, sanık ...'ın 30 Mayıs 2005 yılından bu yana .... bulunduğuna dair beyanlarının doğruluğunun teyidi bakımından suç tarihlerinde ....... bulunup bulunmadığının ilgili kurumlardan sorulması, vergi tarh dosyasında bulunan 2004 tarihli belge basım teslim belgesi ile şirkete ait diğer belgelerdeki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılıp, şirkette müdür olmayan ortakların tanık olarak dinlenerek şirketin faaliyeti, yetkilileri ve gerçekte var olup olmadığı hususunda beyanlarının alınmasının ardından toplanan deliller bir bütün olarak değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayininde zorunluluk olduğu gözetilmeksizin sanıkların savunmalarına itibar olunarak beraatlerine hükmolunması;Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.