MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme, yalan tanıklıkHÜKÜM : Sanık ... hakkında resmi belgeyi bozma suçundan: MahkumiyetSanıklar ... ve ... hakkında yalan tanıklık suçundan: BeraatI-Sanıklar ... ve ... hakkında "yalan tanıklık" suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik incelemede;Her ne kadar tebliğnamede katılan ...'ün temyiz etme hakkı bulunmadığından temyizinin reddilmesi talep edilmiş ise de; ...'ün yalan tanıklık suçundan doğrudan zarar gördüğü ve katılma hakkı bulunduğu anlaşılarak yapılan incelemede;Sanık ... hakkında yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı ve sanık ... hakkında ceza vermekten vazgeçildiği dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan ve vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,II-Sanık ... hakkında "resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme" suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;Tanık ...'un aynı koğuşta bulunan katılan ...'e hakaret etmesinden dolayı infaz koruma memuru ... tarafından tutulan tutanağın infaz koruma başmemuru olarak görev yapan sanık ...'a teslim edilmesi ve sanığın tarafları odasına çağırıp barıştırdıktan sonra her iki tarafın rızası ile gereksiz kaldığını düşünerek bu tutanağı yırtması şeklinde gerçekleşen eyleminde, sanığın zarar vermek bilinç ve iradesi ile hareket ettiğine dair her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı cihetle belgeyi bozma veya yok etme kastının olmadığı anlaşıldığından, eylemin görevi kötüye kullanma suçu kapsamında kalıp kalmadığı tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgı sonucu resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçundan mahkûmiyetine hükmolunması,Kabule göre de;T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık, katılan ve vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.