MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mühür bozmaHÜKÜM : BeraatCumhuriyet Başsavcılığı'nın 21.01.2013 günlü iddianamesiyle hükümlü hakkında "karşılıksız yararlanma ve mühür bozma" suçlarından kamu davalarının açıldığı, yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 24.04.2013 gün 2013/71 Esas, 2013/544 Karar nolu ilamıyla sanığın, karşılıksız yararlanma suçundan beraatine, mühür bozma suçundan ise 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan kararların 04.06.2013 tarihinde kesinleştiği; infaz aşamasında iken Bafra Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 03.12.2013 tarihli "hükümlünün hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi ve infazın durdurulmasına dair" talebi üzerine; mahkemece dosyanın yeniden ele alınması sırasında, aradan geçen süre içerisinde Yargıtay 11. Ceza Dairesinin dava konusu ile benzer mahiyette olan 2012/11051 Esas, 2013/15037 Karar sayılı ilamı dayanak gösterilerek atılı suçun unsurlarının oluşmadığından bahisle beraat kararı verilmiş ise de; 5275 sayılı Kanun'un 98 ila 101. maddelerinde öngörülen yeniden yargılama halleri; herhangi bir ceza normunun hükmün kesinleşmesinden sonra değişmesi hali ile sınırlı olup; dava konusuna dair herhangi bir yasa değişikliği olmadığı, Yargıtay içtihatlarındaki değişikliklerin ise uyarlama davasına esas teşkil etmeyeceği, hakim veya mahkemelerce verilip istinaf ya da temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlere karşı 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına bozma yoluna gidilebeliceği gözetilmeksizin; sanık hakkındaki evvelce kesinleşmiş hükme tesir eden bir yasa değişikliği olmadığından Cumhuriyet savcısının bu yöndeki talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle beraat kararı verilmiş olması,Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.