MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılmasıHÜKÜM : MahkumiyetAyrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24.03.1998 gün, 50/105, 01.06.1999 gün, 137/146, 10.10.2000 gün, 175/193, 23.10.2001 gün, 226/227 ve 30.05.2006 gün 173/145 sayılı kararlarında ve benzer nitelikteki içtihatlarında açıklandığı üzere; 5271 sayılı CMK.nun 225. (1412 sayılı CMUK.nun 257 ve 150) maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, bir olayın açıklanması sırasında başka bir fiilden bahsedilmesi o konuda da dava açıldığı anlamına gelmeyeceği cihetle, ...... Cumhuriyet Başsavcılığının 22.09.2011 tarihli iddianamesi ile sanığın, görevli polis memurlarına ehliyeti olmadığını beyan ederek mağdur ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanını ve bu kimlik bilgilerine göre ceza makbuzu düzenlendiği iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, iddianame anlatımında başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu ile ilgili bir anlatım ve tavsif de bulunmadığı gözetilmeden, iddianamede tavsif edilen resmi belgede sahtecilik suçundan herhangi bir hüküm kurulmazken, iddianamede yer almayan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkumiyete hükmedilmesi,Usul ve yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 20.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.