MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmaHÜKÜM : MahkumiyetI-Sanık hakkında "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak: T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak:1-Sanığın, suça konu sahte nüfus cüzdanını kullanarak 31.08.2010 tarihli .... 1. Noterliğince düzenlenen sahte içerikli satış sözleşmesinin düzenlenmesine sebep olması eyleminin, sübutu halinde kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerde sahtecilik suçunu oluşturabileceği ve 5237 sayılı TCK'nun 204/1-3. maddesi gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik ceza tayini,2-06.01.2012 tarihli iddianamede, 19.02.2011 tarihli "yakalama, üst yoklama, rıza ile muhafaza altına alma, ...." isimli tutanakta sanıktan ele geçirildiği belirtilen sahte nüfus cüzdanı dava konusu edilmiş ise de, aynı tutanakta sanıktan ayrıca sanığın fotoğrafı bulunan, "....." adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesi ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, her iki sahte belgenin aynı anda ele geçirilmiş olması nedeniyle olayda tek sahtecilik suçu oluşması ihtimali bulunduğu cihetle mükerrer yargılama ve fazla cezalandırmaya sebebiyet vermemek bakımından, sahte sürücü belgesiyle ilgili dava açılıp açılmadığının tespit edilmesi, açılmışsa mümkün olduğu takdirde her iki davanın birleştirilerek görülmesi, mümkün olmadığı takdirde dosya arasına alınarak incelenmesi ve ilgili kısımların onaylı suretlerinin dosya içine alınması ile zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı da karar yerinde tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırı,3-T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 28.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.