MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefetHÜKÜM : Beraat, mahkumiyetI- Sanık hakkında 2004 takvim yılına ilişkin eylemleri nedeniyle kurulan hükme yönelik incelemede;5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "VUK’nun 359/a-1 maddesinde düzenlenen defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalmasını doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek" suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,II- Sanık hakkında 2005 ve 2006 takvim yıllarına ilişkin eylemleri nedeniyle kurulan hükümlere yönelik incelemede;5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Bozmaya uyulmak suretiyle yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak:09.04.2010 günlü hükmün yalnız sanık müdafii tarafından temyiz edilmesine ve mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen; "...yeniden verilen hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz" şeklindeki CMUK'nun 326/son (CMK'nun 307/son) maddesindeki emredici kurala uyulmaksızın kazanılmış hakkın gözetilmemesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun anılan Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasına "5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca, ceza miktarı bakımından kazanılmış hak gözetilerek, sanık hakkında 2005 ve 2006 takvim yıllarındaki eylemler nedeniyle ayrı ayrı hükmolunan cezaların ...... Asliye Ceza mahkemesi’nin .... Esas, ..... Karar sayılı hükmü dikkate alınarak sonuç olarak 10 ay erteli hapis cezasına indirilmesine ” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.