MAHKEMESİ: Adana 1. İş MahkemesiTARİHİ: 07/02/2006NUMARASI: 644-145Davacı, yaşlılık aylığının iptaline ilişkin işlemin iptali ile 01.04.2000 tarihinde emekliliğe hak kazandığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, davacının 05.01.1983-31.03.2000 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Yasa'ya tabi zorunlu sigortalılığını ve buna bağlı olarakta yaşlılık aylığını iptal eden davalı Kurum işleminin iptali ile davacının 01.04.2000 tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbiti istemine ilişkindir.Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 13.04.1999 tarihinde düzenlenen bildirge üzerine davalı Kurumca geriye doğru 05.01.1983 tarihi itibariyle kayıt ve tescil edildiği ve 31.03.2000 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı tahsis talebi üzerine 01.04.2000 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığı, bilahare davalı Kurumca davacının anonim şirket kurucu ortağı veya yönetim kurulu üyesi olmayıp, şirket ortağı olduğunun farkedilmesi üzerine Kurum tarafından yapılan hatanın farkına varılarak davacının sigortalılığının ve yaşlılık aylığının iptal edildiği, 13.04.1999 tarihli bildirgede de davacının " şirket ortağı" olduğunun yazıldığı, şirketin kurucu ortağı veya yönetim kurulu üyesi olduğuna dair bir ibarenin bulunmadığı anlaşılmaktadır.Olayda sigortalının Kurumu yanıltması söz konusu olmayıp, giriş bildirgesinde anonim şirket ortağı olduğunun açıkça belirtilmesine rağmen davalı Kurumca davacının o tarihte yürürlükte bulunan 1479 sayılı Yasa'nın 24/1-G maddesi çerçevesinde kurucu ortak veya yönetim kurulu üyesi olup olmadığı konusunda bir araştırma yapılmadan kayıt ve tescil edildiği, bu araştırmanın yaşlılık aylığı bağlanırken de yapılmadığı görülmektedir. Kurumca davacıya yaşlılık aylığı bağlanarak beş yıla yakın süre ödenmek suretiyle sosyal güvenlik hakkı tanınmış ve inandırılmıştır. Davacının gerek sigortalı olarak tescil edilmesi gerekse yaşlılık aylığı bağlanması işlemleri Kurum'un kendi hatasından kaynaklanmış olup, Kurumun sonradan yaşlılık aylığını iptal etmesi Medeni Kanun'un 2. maddesinde açıklanan iyi niyet kurallarına aykırıdır. Mahekmece bu durumda istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozman nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.