Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9511 - Karar Yıl 2003 / Esas No : 7461 - Esas Yıl 2003





Mahalli mahkemesinden verilen kararın temyizen tetkiki davalı (alacaklı) vekili tarafından istenmiş, merciice ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1- Uyuşmazlık 3. kişinin İİK.nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 2- Dava konusu yarış atları borçlulara ait hara da haczedilmiştir. İİK.nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Bu yasal karinenin aksinin kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekmektedir. Takip dayanağı kredi sözleşmesi 1997 yılında düzenlenmiştir. Borçlulardan A.Cemal bu tarihten sonra 14.8.2000'de davaya konu yarış atını davacıya satmıştır. Davacı 3. kişinin vekaletname ve adına çıkarılan tebligatların tebliğ adresi borçlu adresidir. Bu durumda davacı 3. kişinin borçluların borca batık olduğunun bilmediği ileri sürülemez. Borçluların aktif mal varlığının bir kısmini oluşturan dava konusu atında dahil olduğu atlarını aynı gün davacıya satışı alacaklılardan mal kaçırma amacıyla danışıklı olarak yapılmış işlemlerdir. Tüm bu maddi ve hukuki olgular karşısında davacının davasının reddi gerekirken aksi düşüncelerle kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3- Kabule göre ise davalı alacaklı Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 4491 sayılı Kanunla değişik 14/5-c maddesi hükmü uyarınca harçtan bağışık olduğu göz önünde tutulmaksızın bakiye karar ve ilam harcından sorumlu tutulması da doğru değildir. O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Sonuç : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 18.11.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.