Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 936 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 21377 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi : Mut İcra MahkemesiTarihi : 16.3.2005No : 13-13Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davalı (alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1- Uyuşmazlık İİK'nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı 3. kişinin istihkak davasına ilişkindir. Mahkemece davacının noterde satın aldığı aracın trafik kaydına konulan haczin kaldırılmasını içeren davası kabul edilmiştir. Ne varki yargılama devam ederken dava konusu aracın davacı tarafından dava dışı O.A. isimli kişiye 21.7.2005 tarihinde Mut Noterlğince düzenlenen satış sözleşmesi ile satıldığı dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır. Bir şeye malik olan kişi, ayrık durumlar dışında o şeyi dilediğine devir ve temlik edebilir. Bu karardan hareketle HUMK'nun 186. maddesi, davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı veya davalı yanca üçüncü bir kişiye devir ve temlik edilmesi durumunda yapılacak usuli işlemleri düzenlenmiştir. Bu kural uyarınca, istihkak davası yargılama sırasında, dava konusu hacizli şeyi davalının onayı olmadan dava dışı üçüncü bir kişiye devir ve temlik edebilir. Böyle bir durumda, istihkak davacısının davacı sıfatı sona erer. Temlik alan kişi, davalının onayı olmaksızın kendiliğinden davacının yerine geçip davayı takip edebilir. Diğer bir söyleyişle, dava konusu hacizli malı devir ve temlik alan, davaya devam iradesini bildirdiğinde, davacı sıfatını alacak ve yargılama onun huzuru ile devam edecektir. Yargıtay'ın kararlılık kazanan uygulaması da aynı doğrultudadır. Bu durumda HUMK'nun 186. maddesi gözetilerek aracı devralan O.A.'a yöntemine uygun şekilde davanın özünü bildirir açıklamalı davetiye tebliğ olunarak çağrılması gerektiği açıktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davacı sıfatı kalmayan davacının huzuru ile yargılamaya devam olanarak davanın sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. 2-Bundan başka davacı 3. kişi A.İ.G. aracı 4.2.2003 tarihinde noterde satın alırken bu aracın daha önce 12.6.2002 tarihinde Mut İcra Müdürlüğünün 2002/429 Esas sayılı dosasında yapılan fiili haciz sebebiyle aynı tarihte yediemin M.K.'ya aracın teslim edilmiş olması gerçeği karşısında davacının fiili haczi aracı satın alırken bildiğinin kabulü gerekeceği dolayısıyla aracı satın alırken iyiniyetli olmadığı açıkça ortadadır. İİK'nun 86/ son maddesi uyarınca iyi niyet kurallarına aykırı olarak hacizli taşınır mal üzerinde 3. kişinin kazandığı haklar alacaklının haklarını ihlal ettiği nisbette batıldır. bu gerçeğin göz ardı edilerek yazılı şekilde sonuca varılması usul ve yasaya aykırı olup kabul şekli bakımından bozma nedenidir. O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.