Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 916 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 14755 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/04/2007NUMARASI: 2006/1783-2007/298Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3. Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Uyuşmazlık, İ.İ.K'nun 96. ve onu izleyen maddelerine dayalı 3.Kişinin istihkak davasına ilişkindir.Davaya konu taşınır mallar 07.11.2006 tarihinde davacı şirkete ait Halaskargazi cad.No:259 adresinde haczedilmiştir. İ.İ.K.'nun 97/a maddesi hükmünde öngörülen mülkiyet karinesi davacı 3.kişi yararınadır. Bu yasal karinenin aksi davalı alacaklı tarafından kesin ve güçlü delillerle ispatlanması gerekmektedir.Dosya içeriğinde bulunan Ticaret Sicil Gazetelerinden,davacı ve borçlu şirketlerin borç doğumundan çok önce çoğu aynı olan ortaklar tarafından, farklı adreslerde kuruldukları ve ayrı tüzel kişiliklere sahip oldukları, haciz adresinin 1998 yılından beri davacı 3.kişi şirkete ait olduğu, borçlu şirketin hiçbir tarihte bu adreste faaliyette bulunmadığı anlaşılmaktadır. Takip dayanağı çekteki ve takip talebindeki A.İ. cad.No:30 N.adresi, borçlunun Ticaret Sicil Gazetesinde ilân edilen adreslerinden olup haciz uygulanan adresle ile bir ilgisi bulunmamaktadır.Davalı alacaklı da,haciz adresinin ve hacizli malların borçluya ait olduğu yolunda herhangi bir delil sunamamıştır. Sadece davacı ve borçlu şirket ortaklarının hemen hemen aynı şahıslardan oluşması davacı yararına olan karine aksinin ispatı için yeterli değildir.Bu durumda davalı alacaklı tarafından mülkiyet karinesinin aksi ispat edilemediğinden davacı 3.kişinin davasının kabulü gerekirken reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde davacı 3.kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.