Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 913 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 14110 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Karşıyaka 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 16/05/2007NUMARASI: 2007/173-2007/511Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine.2.Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.Mahkemece,davalının 18.04.2007 tarihli oturumdaki kabul beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.Kabul, HUMK 92.maddesi gereğince davalının,davacının istek sonucunu kabul etmesidir.Somut olayda ise ,dava konusu malların rehin hakkı ile haczedilmiş sayılmasının kabul edilmesi anlamına gelmektedir.Oysa,dava konusu taşınır mallar üzerindeki haciz kabulden önce , Karşıyaka İcra Mahkemesinin 2007/1 Esas ve 2007/222 Karar sayılı ilamı ile 14.03.2007 tarihinde kaldırıldığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.Ortada geçerli bir haciz kalmadığından , söz konusu malların rehin hakkı ile haczedilmiş sayılmaları mümkün değildir.Bu durumda konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken ,kabul nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.Öte yandan, delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce davanın konusu kalmadığından alacak miktarı ile haczedilen taşınır malın değerinden hangisi az ise onun üzerinden nispi olarak,karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesinde gereğince Tarifedeki ücretin yarısına davanın açılmasına neden olan alacaklı aleyhine hükmedilmesi gerekir.İcra dosyası içeriğinden dava konusu malların değerinin belirlenmediği anlaşılmaktadır.Bu nedenle alacak miktarı ile karşılaştırma yapılamadığından dava değerinin tesbiti mümkün olmamaktadır.Bu durumda mahkemece dava konusu malların değeri tesbit edilerek ,takip konusu alacağa göre değerlendirme yapılarak ,saptanacak dava değeri üzerinden nisbi avukatlık ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi de hatalıdır.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde davacı 3.kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya (3.kişi) iadesine, 27.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.