MAHKEMESİ: İstanbul 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 25/04/2007NUMARASI: 2006/216-2007/554Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Uyuşmazlık; 3.Kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir.Davacı (3.kişi) Ç. İnşaat Ltd.Şti, 04.01.2005 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi ilanı ile İstanbul Ü. N.k.mahallesi D. sokak No:25 Kat:1-2 adresinde faaliyette bulunmaktadır.Davalı alacaklı tarafından açılan bir başka takip dosyası olan İstanbul 12.İcra Müdürlüğünün 2004/18209 sayılı takip dosyasında davacı 3.kişi ve temsilcisi M. T. borçlu durumundadır.Davacı 3.kişi şirketin borcundan dolayı bu adreste 14.12.2004 tarihinde haciz yapılmıştır. Temsilcisi diğer borçlu M.T.hakkında ise N.K. mahallesi K.sokak No:.. adresinde haciz yapılmıştır.Şirket merkezinde haczedilen mallar İ.Mahallesi K. K. sokak No:.. adresinde bulunan yediemin H.Ç.’e teslim edilmiş,bu kez aynı mallar takip borçlusu Mehmet Tüysüz’ün borcundan dolayı İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 2005/12023 sayıl takip dosyasında 09.11.2005 tarihinde yediemin H.Ç.elinde ve adresinde haczedilmiştir.Davacı 3.kişi daha önce şirket merkezinde kendi borçlarından dolayı haczedilen malların bu kez temsilcileri ve ortağı M.T.ün borcundan dolayı yapılan haczine karşı istihkak iddiasında bulunmaktadır.Şirket merkezinde haczedilen mallar yönünden şirket ortağı ile şirket tüzel kişiliğinin birlikte elde bulundurduğundan söz edilemez.Ortaklık ile tüzel kişilik ayrı ayrı kişilerdir.Mülkiyet karinesi 3.kişi durumundaki şirkete aittir.Tüzel kişilikle özel kişinin şirkete ait iş yerinde haczedilen malı birlikte kullandıklarının kabulü mümkün değildir.14.12.2004 tarihinde şirket borcundan dolayı şirket merkezinde haczedilen mallar bu kez şirket temsilcisi ve ortağının kişisel borcundan dolayı haczedilemez.Bu durumda davacı 3.kişinin davasının kabulü gerekirken reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Davacı 3.kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.