Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8410 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 5398 - Esas Yıl 2007





Mahkemesi : Kütahya İş MahkemesiTarih: 21/12/2006No: 338-1391Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 52.090,47 YTL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmesi ve duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22/05/2007 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar vekili Av.M. D.ile karşı taraf vekili Av.A.S. geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi.1-Davalı vekilinin 01.02.2007 tarihli tavzih kararına ilişkin temyizi yönünden;Mahkemece 13.12.2006 tarihli kararın “B” bendinde manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken talebe rağmen faiz konusunda olumlu ya da olumsuz karar verilmemesi nedeniyle, davacılar vekili tarafından bu noksanlığın tavzih yoluyla düzeltilmesinin istenildiği, mahkemece bu talebin kabul edilerek, hüküm altına alınan manevi tazminatlara 9.3.2003 olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verildiği, bu kararın süresinde davalı tarafça temyiz edildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Hükümlerin tavzihi HUMK 455.maddesinde düzenlenmiş olup tavzih yoluyla bir hükmün anlaşılamayacak biçimde bulunması veya açıklıkla anlaşılamaz ve çelişik fıkralar taşıması durumunda, hükümdeki gerçek anlamı meydana çıkarmak amacıyla başvurulan yasal bir yoldur. Hükmün tavzihi yoluyla hükümle tanınmış haklar sınırlandırılamayacağı gibi genişletilmesi ve değiştirilmesi de olanaksızdır. Mahkemece bu kuralın genişletilmesi yoluyla ilama faizin eklenmesi ve böylece yeni bir hüküm oluşturulması usul ve yasaya aykırıdır. O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve mahkemenin 01.02.2007 tarihli tavzih kararı bozulmalıdır.2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalıların 13.12.2006 tarihli hükme yönelik aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair itirazlarının reddine,3-Dava, nitelikçe zararlandırıcı sigorta olayı sonucu ölen işçinin hak sahiplerinin Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararların giderilmesi istemine ilişkindir. Bu nedenle, mükerrer ödemeyi ve haksız zenginleşmeyi önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye değerinin Kurumdan sorularak, bildirilen miktarın en son zarardan indirilmesi suretiyle tazminatın saptanması gerektiği, Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Somut olayda, hak sahiplerine bağlanan ve bağlanması gereken gelirin ne olduğu konusunda gerekli inceleme ve araştırma yapılmadığı, dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.Yapılacak iş; davanın niteliği gözönünde tutularak, hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hak sahiplerine bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin ne olduğu Kurumdan sorularak bildirilen miktarı hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanacak zarardan düşmek, hak sahiplerine gelir bağlanmadığının bildirilmesi durumunda; gelir bağlanması için Kuruma başvurmaları giderek dava açmaları yönünden önel verilmek ve verilen önelin sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: 01.02.2007 tarihli tavzih kararı ile 13.12.2006 tarihli Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Davalılar yararına takdir edilen 500.00 YTL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 22.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.