Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8105 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11347 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk İş MahkemesiDavacı, ödenmeyen iş göremezlik ödeneğinin faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi K A R A R1-Yerel Mahkeme, davacı vekiline tefhim edilen kararı, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 8. maddesi hükmüne göre 8 günlük sürede temyiz etmediği gerekçesiyle HUMK'unun 432.maddesinin 4.fıkrası uyarınca 21.04.2014 tarihli Ek Kararı ile temyiz isteminin reddine karar vermiştir. Davacı vekili, 28.04.2014 tarihinde tebliğ edilen temyiz talebinin reddine dair ek kararı, 30.04.2014 tarihinde süresinde temyiz etmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, karar davacı vekiline 12.03.2014 tarihinde tefhim edilmiş, gerekçeli karar ise 03.04.2014 tarihinde davacı vekiline tebliğ olunmuş, davacı vekilinin ise kararı 09.04.2014 tarihinde temyiz ettiği ve ekinde harç sureti bulunduğu anlaşılmakla, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşılmış olup Yasa'da öngörülen 8 günlük temyiz süresinin geçtiğinin kabulü doğru değildir. Hal böyle olunca, davacı vekilinin hükmü süresinde temyiz ettiği anlaşıldığından Yerel Mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin 21.04.2014 tarihli ek kararının bozularak kaldırılması ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432/son maddesi gereğince asıl hükmün temyizini amaçlayan temyiz itirazlarının incelenmesi gerekir.2- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,Dava; davacının 21.06.2001 tarihinde geçirdiği kaza sonucu bağlanması gereken sürekli iş göremezlik ödeneğinin başlangıç tarihinin 21.06.2001 olması gerektiği iddiası 21/06/2001-01/10/2008 tarihleri arasında ödenmesi gereken yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulü ile; 13.328,71 TL iş göremezlik alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 21.06.2001 tarihinde kaza geçirdiği, sürekli iş göremezlik oranının %67 olarak belirlendiği, davacının 17.11.2006 tarihinde Kurum’dan maluliyet tespiti ile maluliyet aylığı istediği, Kurum’ca 22 günlük hizmetinin bulunup,şartların oluşmaması nedeniyle bu talebinin reddolunduğu, davacının 08.06.2010 tarihinde ise Kurum’dan sürekli iş göremezlik gelirinin bağlanmasını istediği ve Kurum’ca 01.10.2008 öncesinin zaman aşımına uğraması nedeniyle 01.10.2008 tarihi itibariyle sürekli iş göremezlik gelirinin bağlandığı, mahkemece maluliyet aylık talebini takip eden aybaşı ile sürekli iş göremezlik gelirinin bağlandığı tarihler arasındaki alacağının hesaplandığı ( 01.12.2006-01.10.2008) anlaşılmaktadır.Sürekli iş göremezlik gelirinin yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 19. maddesi olup, madde hükmünde “Geçici iş göremezlik hali sonunda Kuruma ait veya Kurumun sevk edeceği sağlık tesisleri sağlık kurulları tarafından verilecek raporlarda belirtilen arızalarına göre, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az %10 azalmış bulunduğu Kurumca tesbit edilen sigortalı, sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanır.” denilmiştir.506 sayılı Kanunun 99. maddesi hükmünde; iş kazalarıyla meslek hastalıkları ve ölüm sigortalarından hak kazanılan gelir ve aylıkların hakkı doğuran olay tarihinden itibaren 5 yıl içinde istenmemesi halinde zamanaşımına uğrayacağı, bu durumda olanların gelir ve aylıklarının ise, yazılı istek tarihini takip eden aybaşından itibaren başlayacağı öngörülmüştür.Maluliyet tespiti ve aylığına ilişkin yasal dayanak maddeleri ise 506 sayılı Kanunun 53. ve 54 maddeleridir. 506 sayılı Yasa'nın 53. maddesinde Kurum hastanelerince düzenlenecek usulüne uygun sağlık kurulu raporları ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu çalışma gücünün en az 2/3'ünü yitirdiği tespit edilen sigortalının malul sayılacağı, l.l0.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa'nın 25. maddesinde ise 4.maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalının malul sayılacağı bildirilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın Malûllük aylığından yararlanma şartları başlığını taşıyan 54. maddesinin b bendi uyarınca, sigortalının, malûllük aylığından yararlanabilmesi için; toplam olarak 1800 gün veya en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinin her yılı için ortalama olarak 180 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olması  şarttır.Somut olayda; davacının 17.11.2006 tarihinde Kurum’dan maluliyet tespiti ile maluliyet aylığı istediği anlaşılmakla, mahkemece bu talebin sürekli iş göremezlik geliri için yapılan talep gibi hatalı değerlendirmesi sonucu yazılı şekilde verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum’un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 14.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.