Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7955 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 8063 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi : İstanbul 6. İcra Tetkik Mercii HakimliğiTarihi : 04.04.2006No : 1228-419Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 11.07.2006 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı vekili Av. O.E. ile davalılardan B. A.ş. adına Av. F. K. ve RCT Varlık Yönetim adına Av. H. K. geldiler. Diğer davalılar adına kimse gelmedi. uruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1- Davacı 40 adet Gima Hisse senetleri üzerine konulan haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece bozma kararımız sonrasında “ davanın esas hakkında daha önce karar verilmiş oldğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmiş ise de varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.Dava konusu hisse senetlerinin haczedildiği İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 200/22157 sayılı takip dosyası alacaklısı Kentbank iken, 28.12.2001 tarihinde bu alacak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devredilmiş ve anılan kurum davalı olarak gösterilerek 27.4.2004 tarihli davanın kabulüne ilişkin karar bu alacaklı yani TMSF yönünden oluşturulmuş ve 21.2.2005 tarihli Dairemiz kararı ile de bu husus kesinleşmiştir. Yargılamanın devamı sırasında aynı alacak bu kez Ocak 2006 tarihinde RCT Varlık Yönetim A.Ş.’ye temlik edilmiş ve dava bu şirket tarafından takip edilmiştir.Bu durumda TMSF’nin davalı ehliyeti sona ermiş yeni davalı RCT Varlık Yönetim A.Ş. olduğundan mahkemece bu davalı yönünden yeni bir hüküm oluşturması ggerekirken aksi düşüncelerle anılan davalıyı bağlayıcı özelliği olmayacağı düşünülmeden “ Yargıtay bozma ilam doğrultusunda davanın esası hakkında daha önce karar verilmiş olduğundan yeniden karar oluşturmasına yer olmadığına” şeklinde hüküm oluşturulması isabetsizdir. 2-Kabul biçimine göre husumetten red kararı sadece B. A.Ş. yönünden verilmesi gerekirken karar kısmında prantez içerisinde RCT Varlık Yönetim A.Ş’de eklenerek sanki her ikisi de aynı kurulmuş gibi bu şirket yönündende husumetten red kararı verilmesi yine vekalet ücretininde B. A.Ş. ve RCT varlık yönetimi tek şahsiyet gibi hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Davacı yararına takdir edilen 450.00.-YTL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, 11.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.