Mahkemesi : Bakırköy 1.İş MahkemesiTarih : 9.10.2006No : 630-1586Davacı iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacı ile davalılardan Ö. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,2-Dava, iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren davacının maddi zaranının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davalı E. T. A.Ş.'ne yönelik davanın husumetten reddine, diğer davalı şirkete yönelik davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden davalı E. A.Ş.'nin dava dışı Türk T. A.Ş.'den ihale ile üstlendiği İstanbul Yakası Şehir içi Telefon şebekesi proje, künk, biriket imali yeraltı güzelgahı işinin bir bölümü olan A. T. Müdürlüğü santralının 1998 yılı abone tesisi işinin bölgede yer alan tranşe açılması, künk döşenmesi, menhol yapımı, inşaat işi, kablo çekimi ek işini yaptığı taşeronluk sözleşmesi ile diğer davalı Ö. Ltd. şirketine verdiği davacının kablocu ustası olarak Ö. Ltd. Şirketi işçisi olarak çalışırken makara tamiri esnasında 11.8.1998 gün iş kazası geçirerek % 08 oranında sürekli iş göremez durumuna girdiği anlaşılmaktadır. Kural olarak iş kazası sonucu zarara uğrayan işçinin tazminat davasının işveren veya kusurlu üçüncü kişilere yöneltilmesi gerekir. Bundan başka, aracı olarak nitelendirilen kişilerce işe alınan işçilerin uğradıkları zarardan dolayı asıl işverene davalarını yönetmeleri mümkün olup, bu sorumluluk yasadan kaynaklanır. 1475 Sayılı Yasa’nın 1/son (4857 Sayılı Yasa’da 2/6) ile 506 Sayılı Yasa’nın 87/2. maddeleri gereğince aracıdan söz edebilmek için öncelikle üst işveren ve bunun tarafından ortaya konan bir iş olması ve görülmekte olan bu işin bölüm ve eklentilerini oluşturan bir işin, alt işverene devredilmesi gerekir.Somut olayda davalı E. T. A.Ş. 'nin dava dışı T. T. A.Ş'den üstlendiği için bir bölümünü davalı Ö. Ltd. şirketine yaptığı sözleşme ile devretmiş olup E. T. A.Ş.'nin üst işveren (asıl işveren) olduğunun ve taşeronu olan alt işveren Ö. Ltd. şirketinin kusurundan sorumlu bulunduğunun kabulü ile hükmedilen tazminat alacağından diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğunun kabulü gerekirken mahkemece hukuki değerlendirmede hataya düşülerek oluşa uymayan 13.3.2005 tarihli bilirkişi raporu hükme dayanak tutulmak suretiyle yazılı şeklide hüküm kurulmuş olması isabetsiz olduğu gibi müterafik kusur oranlarına, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna hak ve nesafet kurallarına bilirkişi raporunda tesbit edilen maddi tazminat alacağının miktarından bu paranın ödenmesi halinde davalı şirketin müzayakaya düşmeyeceğinin anlaşılmasına göre somnut olayda Borçlar Kanununun 43-44 maddelerinin uygulanma olanağının bulunmamasına rağmen mahkemeye karşılanmayan maddi zarardan % 10 oranında hakkaniyet indirimi yapılmış olması da hatalı olmuştur. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 7.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.