Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7568 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 9056 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Diyarbakır 1. İş MahkemesiTARİHİ: 22/05/2006NUMARASI: 207-304Davacı, Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaliyle, Kuruma borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildiDavacı, davalı Kurumca tahakkuk ettirilen ödeme emrindeki gecikme zammı ile ferilerine itiraz ederek iptalini istemiş, 22.5.2006 tarihli celsede de ödeme emrinin tümüyle iptalini talep etmiş, Mahkemece, istem ödeme emrinin usulünce tebliğ edilmediği gerekçesiyle kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.Davacının ortağı bulunduğu N. Petrol Limited Şirketi'nin 4.6.1998 tarihinde kurularak faaliyete geçtiği, 18.9.1998 tarihinde tescil ve ilan ile şirketteki hisselerinden bir kısmını devreden davacının 10.1.2001 tarihinde de geri kalan hisselerin devrettiği ancak tescil ve ilana ilişkin dosyada bilgi bulunmadığı, D. Ticaret ve Sanayi Odası'nın 20.7.2004 tarihli yazısına göre ortaklığının 4.6.1998 tarihinden itibaren aralıksız devam ettiği, Kurumca 1998-2000 yılları arasındaki 776.232.847.-TL şirkete ait prim borcu sebebiyle 2000/782 takip nolu dosya üzerinden ödeme emri düzenlenerek davacının ortağı bulunduğu N. Limited Şirketi adresine 10.8.2000 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, süresinde itiraz edilmeyerek icra takibinin kesinleştiği, davacının dava dilekçesindeki tebliğ tarihinde şirketteki hissesini devrettiğinden tebligattan haberi olmadığı ve itiraz edemediği şeklindeki iddianın doğru olmadığı, yukarıda belirtildiği üzere davacının o tarihte şirketteki ortaklığının devam ettiği, 10.8.2000 tarihli tebligatın geçerli olmadığı, 28.5.2001 tarihli ödeme emri tebligatının da usulsüz tebliğ nedeniyle geçerli olmadıkları kabul edilse dahi, dava tarihinden önce davacının ödeme emrinden haberinin olduğunun açık olduğu, 22.12.2004 tarih ve 152987 sayılı olarak Kurum kayıtlarına intikal eden davacı tarafından verilmiş dilekçe ile dava dilekçesinde bu hususu teyit ettikleri, bu durumda Mahkemece Tebligat Kanununun 32. maddesi dikkate alınarak sonuca gidilemeyeceğinin düşünülmediği gibi dava dilekçesinden borç aslı olan prim borcunun kabul edilerek, gecikme zammı ile ferilerine itiraz edildiğinin de gözardı edildiği sonuç olarak Mahkemece işin esasına geçilip dava dilekçesindeki istem çerçevesinde 506 sayılı Yasa'nın 80. ve 6183 sayılı Yasa'nın 35. maddeleri de gözönünde bulundurularak, araştırma ve inceleme yapılıp davanın sonuçlandırılması gerektiği ortadadır.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 7.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.