Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7447 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16124 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.K A R A R1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, iş kazası sonucu sigortalının sürekli iş görmezliği nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, 17.136,60 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 20.09.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat istemi hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden;... Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, davacı işçinin sürekli iş göremezlik oranının % 8.3 olduğu, hükme esas bilirkişi kusur raporunda olayın meydana gelmesinde, davacı işçinin % 40, davalı işverenin % 60 oranında kusurlu bulunduklarının belirtildiği, dava dilekçesi ile 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, 25.02.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat isteminin 16.136,60 TL olarak artırılarak ayrıca 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, ıslah dilekçesi ekinde ıslah harcı ve başvuru harcının yatırılmış olduğu anlaşılmaktadır. Islahla dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınmasının mümkün değildir. Yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir davanın açılması olanağı bulunmadığı, bu yöndeki istemlerin davacının ayrıca dava açma hakkı saklı kalmak üzere reddinin gerektiği dairemizin yerleşmiş görüşlerindendir. Öte yandan harca tabi davalarda her dava açılırken davalıdan başvurma harcı ile nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Gerekli harçlar alındıktan sonra dava dilekçesi esas defterine kaydedilir ve dava, dava dilekçesinin esas defterine kayıt edildiği tarihte açılmış sayılır. İnceleme konusu olan bu olayda maddi tazminattan bakiye alacak miktarı ile manevi tazminat istemine ilişkin dilekçenin verilmesini takiben başvurma harcı ve nisbi harcın yatırıldığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre ıslah talebiyle verilen dilekçenin bu haliyle bir ek dava dilekçesi olarak kabulünün gerektiği ortadadır. Hal böyle olunca da davacının ek dava yoluyla manevi tazminat isteminde bulunduğunun kabulü ile manevi tazminat istemi ile ilgili olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Mahkemece yukarıdaki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine, 07/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.