Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7306 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 7560 - Esas Yıl 2006
Mahkemesi: Ordu 1 Asliye Hukuk İş MahkemesiTarih: 27.01.2006No: 119-11Davacı, 52/26558 sicil numaralı Ordu Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Memurluğundaki oda kaydının silinmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava nitelikçe mükerrer sicil kaydı esas alınarak Bağ-Kur sigortalılığını devam ettiren kurum işleminin iptali ile Bağ-Kur sigortalılığının 19.03.1999 tarihinde sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece davacının Ordu Esnaf Sicil Memurluğundaki 52/26558 numaralı kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, varılan bu sonuç hatalı olmuştur.Hakimin taleple bağlı olup istem dışında karar veremeyeceği HUMK’nun 74. maddesinin amir hükmüdür. Ana kural bu olmakla birlikte dava dilekçesindeki sözlerden ve ileri sürülen olaylardan ve bunların yorumundan davacının dava açmaktaki amacı açıkça anlaşılıyorsa buna uygun karar verilmesi gerektiği açıktır. Bu gibi durumda istemin aşılması değil, gerçek talebin karşılanması söz konusudur.Somut olayda, 16.05.2005 tarihli dava dilekçesinin sonuç bölümünde her ne kadar Ordu Esnaf ve Sanatkâr sicil kaydında davacıya ait 52/26558 numaralı kaydın silinmesi talep edilmiş ise de; dava dilekçesinin içeriğine göre mükerrer sicil kaydının bulunduğu ve davalı kurumun bu mükerrer kaydı esas alarak sigortalılığı devam ettirdiği, oysa sigortalılığın 19.03.1999 tarihinde sona erdirildiğinden söz edilmektedir. Dosyaya getirilen davacıya ait Bağ-Kur sicil dosyasına göre ise davacının 08.04.2005 tarihinde yaşlık aylığı talebinde bulunduğu ve davalı kurumca, daha önce davacının Bağ-Kur sigortalılığının 19.03.1999 tarihinde sona erdiği kabul edilerek terk işlemi yapıldığı halde, tahsis talebinden sonra belirlenen 52/26558 numaralı mükerrer esnaf sicili kaydına göre önceki terk işleminin iptal edilerek ve sigortalılığın 06.04.2005 tarihine kadar sürdürülerek, davacının talep tarihinde prim borçlarını ödemediğinden bahisle yaşlılık aylığı talebinin geçersiz sayıldığı, görülmekte olan davanın da bundan sonra açıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca da davacının talebinin esnaf sicilindeki kaydın silinmesi değil, Bağ-Kur sigortalılığını 19.03.1999 da sona erdirmek olduğu, ve Bağ-Kurluluğunu devam ettiren kurum işleminin iptali istemine yönelik olarak anlaşılması gerektiği açıktır.Kaldıki, davacının Esnaf Sicil Memurluğundaki kaydın silinmesine karar verecek mahkeme adli yargı olmayıp, idari yargıdır.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde ve özellikle dava dilekçesindeki vakıalarla sonuç istemi arasındaki farklılığın giderilmesi yönünde HUMK 75.maddesinin hakime verdiği görev göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.05.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.