Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7277 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 5841 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Antalya 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/01/2006NUMARASI: 20-75Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davalı(Alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Uyuşmazlık 3.kişi şirketin İİK.'nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.Davacı Y. Konfeksiyon Turizm İnş. ve Tic. Ltd. Şti., borçlu S. Y. Hakkında alacaklı Hakan Koyuncu'nun yaptığı takip nedeniyle 4.11.2002 tarihinde haczedilen ve mülkiyeti kendisine ait mallarla, bu dava ile birleştirilen Antalya 1. İcra hakimliğinin 2003/156 Esas sayılı davasında, 25.11.2002 tarihinde haczedilen mallar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını istemiş, davalı alacaklı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmişse de bu sonuç doğru görülmemiştir.1- Sulh Mahkemesince davacı şirketi davada temsilen F.U. Kayyum olarak atanmış ve Kayyum davayı takip etmiş olmasına karşın HUMK.'nun 388. maddesine aykırı olarak, karar karşılığınca Kayyum'un ad ve soyadı ile adresinin yazılmaması usul ve yasaya aykırıdır.2- Borçlu S.Y. davacı şirketi tek başına temsile yetkili, 11/20 pay sahibi ortağı ve müdürü olup, hacizler takip dayanağı bonoda gösterilen ödeme emri tebliğ edilen işyeri adresinde ve borçlunun yüzüne karşı gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle, İİK.'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi davalı borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Bu yasal karinenin aksi davacı şirket tarafından kesin ve güclü delillerle ispat edilmemiştir.Gerçekten davacı şirket ortakları borçlu S.Y.ve borçlunun eşi A. 'dir Görülüyorki, davacı 3. kişi aile şirketidir. Takip dayanağı borçlar borçlunun kişisel borçları olmayıp, şirket adına yaptığı alım-satımdan kaynaklanmıştır. Her iki istihkak davasını açmak üzere davacı vekiline şirket adına vekaletname veren davalı borçludur. Davacının dayandığı faturalarda, malların ayırt edici özellikleri yazılı olmadığından faturaların bu malları kapsadığı kabul edilemez. Bir kısım faturaları düzenleyicisi görülen A. T. İnşaat Turizm Tic. ve San. Ltd. Şti.'nin en büyük ortağı ve temsilcisi borçlu olduğundan bu faturalara değer verilemez.Bu olgulardan, borçlunun alacaklısından mal kaçırmak amacıyla hacizli malları eşiyle birlikte maliki olduğu davacı şirketin malları gibi göstermek gayreti içinde olduğu anlaşıldığından danışığa dayalı davanın reddi yerine kabulü doğru görülmemiştir.O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine 30.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.