MAHKEMESİ : Zonguldak 3. İş MahkemesiTARİHİ : 27.12.2006NUMARASI : 610-640Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece ilamından belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,2- Dava davacının iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma gelmesi nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Tazminatın hesaplanması yönteminde, işçinin yaşlılık aylığı almaya veya işçinin yaşı ve oluşan meslekte kazanma gücü kayıp oranına göre ileride çalışıp yaşlılık aylığına hak kazanması üstün olasılık içinde bulunması durumunda da zarar hesabında pasif dönemin hesaba dahil edilmesi gerekir. ??ş kazası sonucu malul kalan işçinin aynı işinde çalışmaya devam etse dahi diğer işçilerden daha fazla çaba harcayacağı asıldır. 60 yaşından sonra elde edeceği yaşlılık aylığını da diğer işçilerden daha fazla çaba harcayarak elde edeceğinden yaşlılık aylığını aldığı dönemde de devam edecek olan maluliyeti nedeniyle zarara uğramadığı düşünülemez. Kaldı ki, sigortalıya bağlanan yaşlılık aylığında meslek hastalığı ve iş kazası kolundan alınan primlerin hiçbir etkisi bulunmamakta tamamen uzun vadedeki sigorta kollarından ödenen primler sonucu aylık bağlanmaktadır. Bu nedenlerle pasif döneminde zarar hesabına dahil edilmesi ve yeraltı maden işçilerinin zararlarının tesbitinde 50 yaşın ikmaline kadar yeraltındaki koşullar nazara alınarak yapılan ücretlerle, 50 ile 60 yaşları arasında yer üstünde tüm yıl asgari ücretle çalışıp gelir elde edeceği, 60 yaştan sonra bakiye ömrüne kadar (pasif dönemde), asgari ücret esas alınarak yapılması gerekir.Sigortalının maddi zararının hesabında davalı işyerinde yıllık ortalama çalışma gün sayısının tesbitinin de önemli olduğu tartışmasızdır.Dosya içerisinde mevcut belgelerden davacının 15.11.2001yılından itibaren daimi işçi statüsüne geçtiği ve daimi işçi statüsünde çalışmakta iken kazaya maruz kaldığı anlaşılmaktadır. Ancak davacıya ait mesai çizelgesinde, bu tarihten sonra izinli ve istirahatli günler de dahil yıllık çalışmanın 365 günün altında bildirildiği görülmektedir.Yapılacak iş; davalı işverenden davacının yıllık çalışma gün sayısının neden 365 günün altında bildirildiğini sormak ve dayanağı belgeleri istemek gerekirse SSK'dan hizmet cetvelide getirtilerek bildirilen süreleri karşılaştırmak ve çıkacak sonuca göre karar vermektir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24.4.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.