MAHKEMESİ : Düziçi Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/12/2010NUMARASI : 2009/352-2010/540Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, boşta geçen süre ücret ve diğer haklar ile işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminatın belirlenmesini istemiştir. Davalı vekili, davacının ilgili kanuna göre kadroya atamasının yapılmasının mümkün olmadığını, davalının geçici işçi statüsünde olduğu için kanuni süresinde işten çıkarıldığını, feshin geçerli sebebe dayandığını, davacının eski belediye başkanının oğlu olması sebebiyle haksız olarak işe alındığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davacının davalı belediyeye geçici işçi kadrosunda çalışmak üzere başvuruda bulunduğu, davacının alındığı iş kadrosu için Düziçi Belediye Başkanlığının İçişleri Bakanlığından geçici işçi çalıştırmak üzere izin istendiği, İçişleri Bakanlığının 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun Geçici 1. maddesi uyarınca izin verdiği, davacının vizesi yapılmış olan daimi işçilerden olmadığının Türkiye İş Kurumundan gönderilen yazı ile bildirildiği, buna göre, davacının fesih tarihinde geçici işçi statüsünde çalıştığı, 5620 sayılı Kanunu'nun 3/2 maddesi uyarınca geçici işçilerin altı aydan kısa süreli çalıştıralabilecekleri, bu durumda davacının iş güvencesi kapsamında bulunan işçilerden olmadığı, işveren davalı Belediyenin geçici işçi statüsünde olan davacıyı altı aydan az süreli çalıştırabileceği gözetilerek işverenin iş sözleşmesinin feshetmesinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı, davacının 5620 sayılı Kanun kapsamında ve kamu Kurumlarında personel istihdamına ilişkin mevzuata uygun olmayan vizesiz çalışmasının fesih sonrasına yönelik hüküm doğurup doğurmayacağı konuları uyuşmazlık konusudur. Uyuşmazlığın normatif dayanağı 04.04.2007 tarihinde kabul edilen ve 21.04.2007 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5620 sayılı Kanunun 1, 2, 3, geçici 1 ve 3. maddeleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18, 19, 20 ve 21. maddeleridir. 5620 sayılı Kanunun m.1.de bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan geçici işçilerin sözleşmeli personel pozisyonlarına veya sürekli işçi kadrolarına geçirilme koşul ve yöntemi düzenlenmiştir. Buna göre maddede belirtilen kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan işçinin sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi için 2006 yılı içerisinde usûlüne uygun olarak vizesi yapılmış geçici iş pozisyonlarında toplam altı ay veya daha fazla süreyle geçici işçi olarak çalışmış olmak gerekir. Aynı düzenlemede 2005 veya 2006 yıllarında aynı şartlarda çalışıp da askerlik, doğum veya sağlık kurulu raporuyla belgelendirilen sağlık sorunları sebebiyle iş sözleşmeleri askıda kalanların da bu hüküm kapsamında değerlendirileceği öngörülmüştür. Sözü edilen Kanunun m.3’e göre bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren 1 inci madde kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlarda geçici iş pozisyonlarında işçi çalıştırılamaz. Ancak mevsimlik ve kampanya işleri ile orman yangınıyla mücadele hizmetlerinde bir malî yılda altı aydan az olmak üzere vize edilecek geçici iş pozisyonlarında işçi çalıştırılabilir. Bu şekilde çalıştırılacak işçiler için her malî yılda maddede belirtilen mercilerden geçici iş pozisyon vizesi alınması zorunludur. Söz konusu vize işlemi yapılmaksızın geçici işçi çalıştırılamaz ve herhangi bir ödeme yapılamaz. İl özel idareleri ile bunların müessese ve işletmelerinde (Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan şirketler hariç) bu fıkra hükümlerine göre geçici işçi çalıştırılabilmesine ilişkin usûl ve esaslar İçişleri Bakanlığı tarafından belirlenir.5620 sayılı Kanunun 2. Maddesinin (2) numaralı bendinde “Bu Kanunun 1 inci maddesi kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlarda çalışan geçici işçilerden bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla; bağlı bulundukları sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık veya emeklilik aylığı bağlanmasına hak kazanmış olanlardan bu tarih itibarıyla kadınlarda 56, erkeklerde 58 yaşını doldurmuş olanlar, sürekli işçi kadrolarına veya sözleşmeli personel statüsüne geçirilmezler, bunların iş sözleşmeleri tüm kanuni hakları ödenmek suretiyle sona erdirilir” kuralına yer verilmiştir. 5620 sayılı Kanun'un geçici m.1’ e göre “kanunda belirtilen şartları taşımadıkları için sürekli işçi kadrolarına veya sözleşmeli personel statüsüne geçişi yapılamayan ve bu Kanun'un 3. maddesi kapsamına girmeyen geçici işçiler, ilgili idare, kurum ve kuruluşlarda bir mali yılda altı ayda az olmak üzere bu Kanun'un 3. maddesinde belirtilen usule göre vizesi yapılacak geçici iş pozisyonlarında çalıştırılmaya devam olunabilir”. Maddenin 2. fıkrasında sözleşmeli personel statüsüne geçmeyi kabul etmeyenlerin 2006 yılındaki çalışma sürelerini aşmamak kaydıyla bu Kanun'un 3. maddesinde belirtilen usûle göre vizesi yapılacak geçici iş pozisyonlarında istihdam edilmeye devam olunacağı belirtilmiştir. Yine maddenin 3. fıkrasına göre maddenin birinci ve ikinci fıkrası kapsamına girenlerin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık veya emeklilik aylığı bağlanmasına hak kazandıkları tarihte iş sözleşmeleri tüm kanuni hakları ödenerek feshedilir. 4857 sayılı Kanun'un 18, 19, 20 ve 21.maddelerinde öngörülen iş güvencesi hükümleri feshe karşı işçiyi korumayı sağlamak üzere kabul edilmiştir. “Fesih” olarak nitelendirilemeyecek askıya alma hallerinde, işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlandırma olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda, davacının geçici işçi statüsünde çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacının çalışmasının vizeli olup olmadığı belirlenerek, vizeli olduğunun tesbiti halinde işverence yapılan iş sözleşmesinin feshi işleminin iş sözleşmesinin askıya alınması işlemi olduğu gözeterek davanın reddine karar vermek, davacının vizeli çalışmadığının tesbiti halinde ise, 5620 sayılı Kanun kapsamında ve kamu Kurumlarında personel istihdamına ilişkin mevzuata uygun olmayan çalışmaya dair iş sözleşmesinin hükümsüz olduğu, sözleşmenin fesih tarihinden itibaren ileriye yönelik sonuç doğurmayacağı, çalışmanın kanuna açıkça aykırı olarak yapılması karşısında feshin kanun gereği geçerli sebeple yapıldığının kabulü gerekeceği sebepleriyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bosmayı gerektirir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.