Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6410 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 11827 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : Bakırköy 1. İş MahkemesiTARİHİ : 14/02/2007NUMARASI : 2003/1854-2007/248Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 9.9.1971-3.4.1975 tarihleri arasında Ş.Ç.(B.) adına geçen sigortalı çalışmaların kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılardan Kurum vekili ile Ş. Ç.(B.) tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, Ü.H., davalı Ş.Ç.adına A. Fabrikasında 09.09.1971-03.04.1975 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilen çalışmaların kendisine ait olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.Mahkemece, işe giriş bildirgesindeki imzanın davacıya ait olduğu gerekçesi ile tanık sözleri de yeterli görülerek istemin kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile gidilmiştir.Dosya kapsamına göre, davalı çalışmaların kendisine ait olduğunu savunduğu gibi bu yönde tanık deliline de başvurmuştur. Dosya içerisindeki nizalı çalışma ile ilgili işe giriş bildirgesi üzerindeki fotoğrafın da davalıya ait olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, sigortalılığın zorunlu, kişiye bağlı ve özellikle devredilmez bir hak olduğu ve bu tür davaların özel bir duyarlılığı gerektirdiği açıktır. Bu nedenle, sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için öncelikle davacıya, davalının fotoğrafını nasıl elde ettiği, aynı fotoğrafı taşıyan sigorta kimlik kartının davalı elinde bulunma nedeni açıklattırılmalı, işyerindeki şahsi sicil dosyaları getirtilip dosya içerisindeki ikametgah adresi belirlenerek nizalı dönemdeki ikametgah kayıtları ile karşılaştırılmalı, ücret bordroları ile davacı ve davalının SSK nezdindeki şahsi sicil dosyaları ve hizmetleri getirtilmeli, taraflara işyerinin hangi bölümünde çalıştıkları açıklattırılarak nizalı dönemde işyerinde birlikte çalışması gereken bordro tanıkları re”sen tesbit edilerek bilgilerine başvurulmalı, ilgili nüfus müdürlüğünden davacının nüfus cüzdanını kayıp nedeniyle bu tarihten sonra yenileyip yenilemediği , bu belgelere göre hangi tarihte nüfus cüzdanını kaybettiği araştırılmalı ve elde edilecek sonuca före hüküm kurulmalıdır.Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın mahkemece eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan Ş.Ç.'a (B.) iadesine, 22.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.