Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5966 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 6611 - Esas Yıl 2008





Mahkemesi : Konya 1.İş MahkemesiTarih : 27.12.2007No : 626-1383 Davacı 1.4.1995 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti ile 5458 sayılı yasadan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava, 1.4.1995 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescili yapılan davacının 5458 Sayılı yasa hükümlerinden yararlanması gerektiğinin tesbiti istemine ilişkindir.Mahkemece 5458 sayılı kanun uyarınca aranan yasal koşulların bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştirUyuşmazlık 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun hükümlerinden yararlanma koşullarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.Prim alacaklarının yapılandırılmasına yönelik 2.madde ;31.3.2005 tarihine kadar tahakkuk eden ve bu kanun yürürlüğe girdiği tarihe kadar ödenmemiş prim veya sosyal güvenlik destek primi borcu ile iki aylık sürede Kuruma yazılı olarak başvurma şartı aranmaktadır.1.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemeden yararlanmak için tanınan başvuru süresinin anılan Kanunun 3.maddesi ile Bağ-Kur Genel Müdürlüğüne tanınan yetki uyarınca ,30.6.2006 tarihine kadar 1 ay süre ile uzatılmıştır.Davacı, vekili vasıtasıyla 215679 evrak sayı numarası ile 30.6.2006 tarihinde davalı Kuruma başvurarak 5458 sayılı Yasadan yararlanma talebinde bulunmuştur.Öte yandan tahakkuk eden prim borcunun varlığı koşulu yönünden yapılan incelemede de 2926 sayılı yasanın 36.maddesinin yürürlükten kalkmasının ardından 4956 sayılı Yasanın 27.maddesi ile 1479 sayılı yasanın 53.maddesine getirilen düzenleme uyarınca “....2926 sayılı Kanuna göre tahakkuk eden prim alacakları aylık olarak veya Kurumca tesbit edilecek dönemlerde ödenir.Ayrıca Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedelinden tevkifat suretiylede tahsil edilebilir.”hükmüne istinaden Tarım Bağ-Kur prim borçlarının “prim tevkifatı yoluyla da tahsilin öngörülmektedir.Kuruma kayıt ve tescil konusunda bir başvuru yada resen tescil bulunmasa da ,Yasa kapsamına girenlerin prim borçlarının ürün bedellerinden kaynakta “prim tevkifatı” yoluyla kesilmesi kayıt ve tescil iradesi anlamında olup kesintiyi takip eden ay başından itibaren sigortalılık hak ve yükümlülükleri doğacaktır.Tüm bu açıklanan olgular karşısında prim tevkifatının sigortalılık tescili olarak değerlendirilerek prim borcunun ödenmesi gereken safhaya gelmesini ifade eden “tahakkuk”olgusunun somut olayda gerçekleştiğinin kabulu gerekmekte olup davanın kabulu gerekirken aksine düşüncelerle reddi isabetsiz olmuştur. Dairemizin giderek Yargıtayın yerleşik görüşü bu doğrultudadır.(HGK2008/10-151Esas,2008/206 Karar 27.2.2008 )Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.4.2008 oybirliğiyle karar verildi.