Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5768 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 11975 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : Şanlıurfa İş MahkemesiTARİHİ : 26/04/2007NUMARASI : 2006/114-2007/102Davacı, Kurum kayıtlarında yanlış yazılan anne adı ve doğum tarihinin nüfus kayıtlarına uygun olarakdüzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, 7.962.749 sicil numarası sigortalı olduğunu,SSK kayıtlarında anne isminin Z. olduğu halde İslim olarak ,doğum tarihinin de 1949 olduğu halde 1955 olarak yanlış yazıldığını ileri sürerek kayıtların düzeltilmesini istemiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile gidilmiştir.Bu tür aidiyet davaları kamu düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir.Somut olayda ; sigorta kayıtlarında anne adı İ.olan ve doğum tarihi 1955 olan R.P. isminde bir şahsın nüfusta kayıtlı olup olmadığı araştırılmamıştır.Öte yandan, davada dinlenilen tanığın, davacı ile birlikte çalışan, işverenlerin bordrolarında kayıtlı tanık olduğuna dair belge bulunmadığı gibi işe giriş bildirgelerindeki imzaların davacı eli ürünü olup olmadığı konusunda inceleme yapılmadığı da anlaşılmaktadır.Mahkemece yapılacak iş; “ İ.oğlu 1955 doğumlu R. P.” isminde bir şahsın nüfusta kayıtlı olup olmadığını ilgili nüfus müdürlüğünden araştırmak, varlığının saptanması halinde hak alanını ilgilendireceğinden bu kişiye husumetin yöneltilmesini sağlamak, nizalı işe giriş bildirgeleri ile ilgili olarak işverenlerce verilen dönem bordrolarını SSK’dan getirtmek, işverenler nezdindeki belgeleri getirtmek, işe giriş bildirgelerindeki imzaların davacı eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırmak, o dönemlerde her bir işyeri için aynı işyerinde çalışan ve işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler ile, aynı yerde komşu işyerlerinde çalışan işveren veya çalıştırdıkları kişiler tespit edilerek anılan kişilerin bilgilerine başvurmak, uyuşmazlık konusu olan dönemde çalışan kişinin gerçekten davacı olup olmadığını saptamak, tüm belge ve beyanlar değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.