MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, Kurumun hatalı ve yanlış işlemleri nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davacı ile davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine2-Dava davacının Nisan 2005-Haziran 2008 dönemine ait ödenmemiş olan aylıklarının faizinin ödenmediği ileri sürülerek maddi ve 25.000 TL manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, Bilirkişi raporu alınarak , istenen maddi tazminatın faiz istemi olarak kabulü ile 2.371,64 TL faiz alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine, davalı vekiline 4.339,12 TL nispi vekalet ücreti verilmesine hükmedilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacıya, kesilen yaşlılık aylığının 10.Hukuk Dairesince onanan Mahkeme kararı ile Nisan 2005 tarihinden itibaren yeniden bağlanmasına karar verildiği ödenmeyen aylıkların topluca 17.138,13 TL olarak ..... ödendiği ödeme dekontunda ihtirazi kaydın olmadığı görülmüştür.Borçlar Kanunun 113/2.maddesi hükmüne göre evvelce işleyen faizleri talep hakkının saklı tutulduğu (ihtirazi kayıt) ve saklı tutulduğunun hal ve koşullardan çıkartılması kaydıyla, ödenmemiş faizlerin istenebilme hakkı ortadan kalkmamakta, asıl borç ifa veya sair bir surette son bulmuş olsa bile borcun fer'isi olan faiz varlığını sürdürmekte ve alacaklı bunları talep edebilme hakkını yitirmemektedir.İhtirazi kayıt, alacaklının borçluya yönelttiği bir irade bildirimi ile yapılır. Bu bildirim ifadan önce ifa sırasında yada en geç ifanın ardından derhal yapılmalıdır. İhtirazi kayıt ileri sürülmezse, ilişkin olduğu hakkın düşmüş sayılması, o haktan zımni olarak vazgeçilmiş olması esasına dayanır. İşlemiş faizleri talep hakkı saklı tutulduğuna ilişkin beyanla ilgili olarak yasada bir şekil öngörülmemiştir.Asıl borç son bulduğu halde alacaklı bu hakkını saklı tuttuğunu veya durum koşullardan bunun anlaşılması gerektiğini kanıtladığı takdirde işlemiş faizlerle ilgili hakkı son bulmayacaktır.Mahkemece davacının ihtirazi kayıt ileri sürüp sürmediği, fazlaya dair hakkını saklı tutup tutmadığı araştırılarak faiz isteme yönünden karar verilmesi gerekmesine, ayrıca red edilen manevi tazminat istemi yönündan davalı yararına maktu vekelat ücreti yerine nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi, davacının avukatla temsil edilmesine ve davanın kısmen kabul edilmiş olmasına göre davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi hatalı olmuştur.Mahkemece yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.